Vural, Biga'da düzenlenen konferansa katılmak için geldiği Çanakkale'de düzenlediği basın toplantısında, Çanakkale'nin her zaman Türkiye'nin kalbinin, gönlünün attığı bir yer olduğunu söyledi.
"O bakımdan birileri eğer bazı illere mukaddes diyor da Çanakkale'yi unutuyorsa, bilsinler ki Çanakkale mukaddes yerlerden biridir" diyen Vural, "Birilerinin yetiştiği kentleri, yetiştiği için mukaddes yerine koyanlar, aslında Çanakkale'yi görsünler, Çanakkale'de yatan binlerce kefensiz şehidi görsünler" ifadelerini kullandı.
Çanakkale'nin, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ön sözünün yazıldığı ve bu milletin egemenliğinin, bağımsızlığının yok edilmesine yönelik kararlı bir duruşun, tarihinin yazıldığı yer olduğunu belirten Vural, Çanakkale'nin, Türkiye ve dünya markası olduğunu kaydetti.
"Eğer 'Çanakkale geçilmez' diyeceksek, Çanakkale sandıkta bunu ortaya koyması lazım" diyen Vural, Çanakkale ruhunun incitildiğini öne sürdü.
Bugün gelinen Türkiye'de, "Türk milletinin egemenliğini, birliğini, bütünlüğünü, kardeşliği uğruna canını veren insanların olduğu bir yerde, 'Çanakkale Geçilmez'leri, Oslo'da ve İmralı'da geçirir hale getiren zihniyete karşı" milletin cevap vermesi gerektiğini belirten Vural, "Vereceğimiz cevap demokrasi içerisinde olmalıdır" diye konuştu.
Vural, şöyle devam etti:
"Bu milletin adı Türk milletidir. Bu milletin kardeşliği için, adalet götürmek için, Anadolu'nun dışında, yurt dışında can veren, kan veren, ister Diyarbakırlı, ister Çanakkaleli, ister İzmirli, ister Trabzonlu olsun. Kim olursa olsun, Türk milletinin evladıdır. Bu milletin adını, kimliğini teslim edeceği bir masa, o masanın etrafında oturanların kafasına yıkılır. Ne kadar utanç vericidir ki bugün Türkiye, kendi kimliğini, kendi adını, kendi egemenliğini, kendi kültürünü ve kanlarla kurduğu cumhuriyetini, kan döken bir terör örgütüyle kurulan bir masada pazarlık konusu yapabiliyorsa artık sözün bittiği yerdeyiz. Eğer birileri bu milletin değerlerini, silahın isteğine göre değiştirmeye gayret ediyorsa, o zaman göstermemiz lazım. Ya silah egemenliği, ya millet egemenliği. Geldiğimiz bu tablo utanç verici tablodur."
Vural, Suriye politikasının milli bir politika olmaktan çıktığını ve Türkiye için risk ve tehdit oluşturduğunu da savundu.
Bir gazetecinin, "Nevruz ile BDP, Abdullah Öcalan'a özgürlük ve Kürtlere statü başlığı adı altında mitingler düzenleyecek, bunlardan birisi de 20 Mart'ta Çanakkale'de olacak. Bunun öncesinde de 18 Mart'ta Çanakkale'de Şehitler Günü anılacak. Bu konuda ne diyeceksiniz-" sorusu üzerine Vural, şöyle konuştu:
"Bu coğrafyada, sadece ve sadece Türk milletinin statüsü vardır. Kim olursa olsun, ister Kürt ister Çerkez, ister Yörük ister Türkmen olsun. Sadece Türk milletinin egemenliği ve Türk milletinin statüsü vardır. Herkes de eşittir. Dolayısıyla biz bunun da Çanakkale'de ön sözünü yazdık, mührü 1071'de vurduk. Bu mührü fek etmek isteyenlere karşı Çanakkale'de ön sözünü yazıp milli Kurtuluş Savaşı'nda da 9 Eylül ile birlikte de perçinledik. Böyle bir zihniyetin Türkiye'yi karıştırmak amacıyla yaptığı psikolojik harekatın bir parçası olduğunu düşünüyorum. Milliyetçi Hareket Parti olarak biz vatandaşlarımızın bu gelişmeler karşısında, milleti tahrik ederek, milleti birbirine vurdurarak, bazı amaçlara gitmek isteyenlere karşı da çok dikkatli olması gerektiğini düşünüyoruz."
