Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretiyle ilgili eleştirilerde bulundu.

Erdoğan'ın ABD Başkanı Barack Obama ile görüşmesine dair "tarihi başarı", "istediğimizi aldık" gibi yorumlar yapıldığını anlatan Vural, "Ne aldığımızı bir türlü söylemediler. Erdoğan'ın hisseli hezimetler kumpanyasının ABD versiyonuna şahitlik ettik" dedi. Vural, ziyarette ne terör ne Suriye ne Kıbrıs ne de Ortadoğu konusunda milli menfaatleri ilgilendiren tavır ortaya konulmadığını savundu. Fotoğraflardan görüşmeye ilişkin yorumlar çıkarıldığını ifade eden Vural, "Beden dili uzmanlarına ekmek parası çıktı. Gerisi lafı güzaf" diye konuştu.

Erdoğan ile Obama'nın ortak basın toplantısında yağmur yağmasına atıfta bulunan Vural, şunları söyledi:

"Siyasete başladıklarında, millete miting meydanlarında 'beraber yürüdük biz bu yollarda, beraber ıslandık yağan yağmurda' diyen AKP'nin, aslında beraber ıslandığının Obama, beraber yürüdüğünün ABD olduğu ortaya çıkmıştır. Gelinen bu noktada ABD'nin beyzbol sopası diplomasisi etkili olmuş gözüküyor. Söylenen her cümleden sonra ABD Başkanı'ndan onay arayan bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı profili vardı. Başbakan'ın konuşması ABD onaylıdır. Başbakan'ın beden dili, Obama'nın ağzına bakmaktan öteye gitmiyor."

Erdoğan'ın ABD'de Boston maratonundaki patlama ve Suriye'li annelere kurşun sıkılmasından canının yandığını ifade ettiğini dile getiren Vural, "Sayın Başbakan, Reyhanlı'da olanlar konusunda canınız yanmadı mı- Oradaki canlar can değil mi- Başbakan ABD'de, Reyhanlı'daki canlarımızı unutmuştur, görmemiştir, duymamıştır. Reyhanlı Başbakan'ın gündeminde değildir" diye konuştu.

Vural, iktidarın dış politikasının milli bir dış politika olmadığını savunarak, dış güdümlü dış politika takip edildiğini ve bunun ABD merkezlerindeki görüşmelerde istenildiği gibi şekillendirildiğini iddia etti. Obama idaresinin Suriye konusunda Türkiye'yi zikzak yapmaya zorladığını öne süren Vural, askeri çözümü gündeme getirenlerin Türkiye'yi tehlikeye düşürdüğünü söyledi. Vural, Suriye konusuyla ilgili Meclis'te genel görüşme açılarak, Suriye politikasının enine boyuna değerlendirilmesini istediklerini belirtti.

Vural, "Suriye politikasını Barzani ile görüşüyor, Obama ile görüşüyor, TBMM'de bilgi vermiyorlar, uygulanan politikanın ne sonuçlar doğurduğunu, bundan sonra milli menfaatlerin nasıl korunacağına ilişkin bilgi almadan, dış merkezlerin uyarılarıyla politika oluşturuyorlar" dedi.

Mersin Akdeniz ve Toroslar ilçelerinde hangi güç kazanacak? Mersin Akdeniz ve Toroslar ilçelerinde hangi güç kazanacak?

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Vural, Başbakan Erdoğan'ın 2014'te üç seçim olabileceğine ilişkin sözlerini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, 2014'te halihazırda 2 seçim yapılacağını anımsattı. MHP'nin, milletin anayasası için çalıştığını ve TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmalarına devam etmesini istediğini dile getiren Vural, "Başbakan'ın bu sözleri PKK ile anayasa yapmak için mazeret arayışından öte anlam taşımıyor. Milli devlet yapısını, üniter yapısını, milletin dilini, adını, vatandaşlık tanımını değiştirmeye yönelik anayasa darbesinin Meclis'te oylanması halinde yeterli çoğunluğun elde edilemeyeceğini düşünüyorum" diye konuştu.

Çözüm sürecine ilişkin TBMM Araştırma Komisyonu üyesi AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ürün'ün "Dağdaki teröristler tövbe etsinler biz de affedelim" sözleri hatırlatılan Vural, demokrasilerde ve hukuk devletinde hukukun üstünlüğünün geçerli olduğunu vurguladı. İktidarın terör örgütüyle "helalleşme" peşinde olduğunu ifade eden Vural, tövbelerin nasıl takip edileceğini sordu. Vural, "Kahvaltıda mı söylemiş bunu- O sırada aklını peynir ekmekle yemiş olabilir" dedi.

Oktay Vural, başka bir soru üzerine Suriye konusundaki genel görüşme önerisini daha önce verdiklerini anlatarak, bu hafta bunun gündeme alınmasını talep edeceklerini kaydetti.

Editör: TE Bilisim