31 Mart yerel seçimi için 5 adımda oy kullanma rehberi 31 Mart yerel seçimi için 5 adımda oy kullanma rehberi
MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Yeniçeri, silah, şiddet ve terör organizatörü bir örgüte Kürtlerin hakları için kurulmuş demenin, PKK’yı ve terörünü meşrulaştırmak anlamına geldiğine dikkat çekti. "Silahlı katiller sürüsü olan terörist PKK’yı, AKP hükümeti Kürtlerin temsilcisi olarak mı görüşüyor?" diye soran Yeniçeri, PKK’nın Marksist, Leninist ve Stalinist bir örgüt olarak kurulduğu, dinsiz bir terör örgütü olduğu, kitlesel katliamlar gerçekleştirerek komünist bir devlet kurmak için eylemlerini yaptığı, gücünü Kürtlerden değil şiddetten aldığının herkesin malumu olduğunu dile getirdi. Yeniçeri, bu yalın gerçekleri Başbakan Davutoğlu'nun bilmemesinin mümkün olmadığını kaydetti.

"Türk milleti ve verilen şehitler yönünden söylemi bile kaldırılamayacak kadar ağır PKK, itham ve saldırıyla karşı karşıyadır." diyen Yeniçeri, AKP Hükümetinin bu iddialara açık, doğru ve ikna edici cevaplar vermesi gerektiğini vurguladı. Konya'da 16 yaşında bir çocuğun tutuklanmasına tepki gösteren Yeniçeri, şöyle devam etti: "PKK ve uzantılarının her hakaretini, tehdidini, eylemini sineye çeken AKP iktidarı 16 yaşındaki bir çocuğu söylediklerinden dolayı tutukluyor. Elbette hakaret kabul edilemez. Cumhurbaşkanına ya da devlet yöneticilerine herkesin saygılı olması yasaların gereğidir. Ancak 16 yaşında henüz hem reşit hem de mümeyyiz olmayan bir çocuğun tutuklanmış olması kabul edilemez. 16 yaşında taş atan eylemci çocuklar için yasa çıkararak onları hapisten çıkaranlar, ayın yaşta olup taş değil söz atan çocukları içeri tıkıyorlar. Bu normal değildir. Bu tutuklamanın hakaretten dolayı değil gözdağı vermek, korkutmak ve sindirmek için yapıldığı açıktır. Çocuklarını susturanlar gerçekte çocuklarını değil geleceklerini susturmuş olurlar."

Yolsuzluk soruşturmasında paraların iade edilmesiyle ilgili ise Yeniçeri, "Yüzde yüz helal, yüzde yüz meşru, yüzde yüz alın terinin sonucu elde edilmiş bir zenginlik söz konusudur. Hatta bir de bütün bu zenginliklerin vergisi bir yana belki zekatı da verilmiştir. Böylesine tepeden tırnağa helal olan mal varlığından kim endişe duyar? Kim korkar? Kim soruşturma komisyonu ne karar verecek diye endişe duyar?

Divanın ister cücesi isterse yücesi olsun kim oraya gitmekten korkar ki? Tam tersi onca iddia, itham ve suçlamaya karşı şaibe altına giren bakanların kendileri yüce divana gitmek isterler ve aklanır gelirler. Eğer böyle değilse kimse yüce divana gitmek istemez. Yüce divandan birileri kaçıyorsa gerçek bir yargılamadan kaçacak gerekçeleri var demektir. Bir insan yüzde yüz kazanacağı, aklanacağını bildiği davaya koşar; yüzde yüz kaybedeceği davadan da kaçar. Doğal olanı budur. Yüce divanı, yüce erdem ve değerler bağlamında sıfır hata ile ülkeye hizmet etmiş olan bakanların kendilerinin talep etmesi gerekmez mi?" şeklinde konuştu.

"Muhalefetin parti binalarının aranması demokrasilerde olacak şey değildir. Özellikle bazı MHP binalarına yargı kararı bile olmadan emniyet güçlerinin girmesi ancak polis devletinde olacak şeydir." diyen Yeniçeri, AKP iktidarının rüşvet ve yolsuzluğa değil rüşvet yolsuzluğun kamuoyuna duyurulmasına karşı olduğunu vurguladı. Ayakkabı kutularına faiz ilave ederek iade ederken bunları halka duyurmak için asılan afişleri ya da ilanları binalardan indirildiğini dile getiren Yeniçeri, "Arsızlığın, hayasızlığın, utanmazlığın ve yüzsüzlüğün bu kadarına da pes doğrusu! Aslında o binalarda indirdikleri afişlerde de AKP’nin eski genel başkanı Tayyip Erdoğan’ın 'Hırsızlık babadan oğula geçer' sözleri yazılıdır. Kendi genel başkanlarının sözlerinin bile halka duyurulması AKP’yi korkutmaktadır.

Sulh Ceza Mahkemeleri muhalefet binalarına girilmesine yönelik olarak verdikleri kararlarla AKP’yi koruma mahkemelerine dönüşmüştür. AKP, açık bir şekilde yargıyı yolsuzluğa ve rüşvete alet etmektedir." dedi.

Bir soru üzerine Konya'da tutuklanan çocuğun serbest bırakılmasının doğru yönde atılmış bir adım olduğunu belirten Yeniçeri, çocukları savcı hakim karşısına çıkarılmasının doğru olmadığını söyledi. 14 Aralık darbe operasyonuyla ilgili bir soruya ise Yeniçeri, "Yargının ciddi bir biçimde siyasallaştığını düşünüyorum. Yargı herkese lazım. Şeriatın kestiği parmak acımaz diye bir söz vardır. Ama eğer şeriat değil de eşkiya parmağınızı kesiyorsa ona o zaman isyan edersiniz. Adalet her şeyin temelidir diyorlar ama adalet aslında namusun, haysiyetin, şerefin ve insanlığın temelidir." diye konuştu.


Editör: TE Bilisim