Geçmeyen baş, ense, bel ve diz ağrılarınız varsa dikkat! Hastalık ameliyat gerektirecek kadar ileri boyutta değilse 'kuru iğne tedavisi' derdinize derman olabilir.  Uygulamada ağrıya neden olan noktalar hedef alınır.

Her gün ağrı çekenler en fazla baş, ense, bel ve dizdeki sorunlarından yakınmaktadırlar. Bu ağrıların çoğu da fasya (bağ dokusu) ve kas kökenli ağrılardır. Bu tür ağrılarda yan etkileri nedeni ile uzun süreli ağrı kesicilerin kullanımı önerilmemektedir. Eğer hissedilen ağrılar ameliyat gerektiren ciddi bir rahatsızlığın belirtisi değil ise ve de ilaç kullanmak istemiyorsak kuru iğne tedavisi geçmeyen ağrılarımız için harika bir seçenektir. 'İğnenin de kurusu, yaşı olur mu?' diye düşünmeyin. 

HİPODERMİK İĞNELER KULLANILIR

Kuru iğne tedavisi tıp literatüründe tanımlanmış bir tedavidir. İğne denince genellikle vücuda bir ilaç verileceği anlaşılmaktadır. Kuru iğne tedavisinde ise vücuda herhangi bir ilacın verilmesi söz konusu değildir. Burada akupunktur iğneleri veya akupunktur iğnelerine benzeyen çok ince hipodermik iğneler kullanılmaktadır. Fakat bu tedavi akupunkturdan farklı bir tedavidir. 
Kuru iğneleme tedavisini, 30 yıl önce Kanadalı Dr. Chan Gunn kas iskelet sisteminde görülen miyofasiyel ağrıları tedavi etmek için başlatmıştır. Kuru iğneleme tedavisinin diğer adı kas içi uyarma yöntemidir. Dr. Chan Gunn’ın uygulamaları tedavi edilmesi imkansız gibi görülen ağrıların kuru iğneleme yöntemi ile ortadan kaldırıldığını bize göstermiştir. Bu teknik zaman içerisinde geliştirilmiş ve bugün ağrı tedavisinde zararsız faydalı sık kullanılan bir yöntem haline gelmiştir. 

KAS GERGİNLİĞİNİ VE AĞRIYI AZALTIR 

Doku iyileşmesini artırmak, normal doku fonksiyonunu düzeltmek ve kas fonksiyonunu eski haline getirmek için tasarlanan bir işlemdir. Kaslarda işlevsel bir azalma ortaya çıktığında bu durum doku hasarına ve gittikçe artan ağrılara yol açmaktadır. Bu yüzden kas iskelet sisteminin elle dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. Adaleler içerisindeki ağrılı noktalar (Tetik noktalar) tespit edilir. Bu tetik noktalar bizzat orada ağrıya neden oldukları gibi uzak bölgelerde de yansıyan ağrı denilen farklı farklı ağrılara neden olurlar. Kuru iğneleme ile bu miyofasiyal (kas) tetik noktalar iğnelenir. Kuru iğneleme ağrıyı kontrol etmekte, kas gerginliğini azaltmakta, biyokimyasal ve elektriksel işlevsel bozukluğunu düzeltmektedir. Seanslar şeklinde uygulanır ve uzun süreli ağrı sağaltımı sağlar. 

TAMİR MEKANİZMASINI HAREKETE GEÇİRİR 

Kuru iğneleme tekniğinin etki mekanizması tam olarak bilinmemektedir. Ancak bu iğneleme metodunun olumlu etkisini destekleyen gittikçe artan sayıda bilimsel makale yayınlanmaktadır. Omurilikte ağrı sinyallerinin yayılmasını önlediği ve ağrı giderici kimyasalların da artışına neden olduğu belirtilmektedir. Diğer yandan iğnelenen bölgeye kök hücre akışının arttığı ve tamir mekanizmalarının devreye girerek adaleyi onardığı ve ağrıyı ortadan kaldırdığı ileri sürülmektedir. Diğer yandan sürekli kasılı durumda bulunan kaslarda kan akışı engellenmekte sürekli kasılma kası zarar görmüş bir hale getirmektedir. Dolayısı ile hücrelere daha az oksijen ve besin gitmekte kas lifleri kaybolmakta ve yerini sertleşmiş dokular almaktadır. Kasılmış, spazm halindeki kasın içindeki tetik noktalara iğne batırılması bir anda spazmın çözülmesine ve kasın rahatlamasına neden olmaktadır. 

HANGİ AĞRILARDA ETKİLİ?

- Kuru iğne tedavisi hastalığın nedenine, ağırlığına göre tek başına veya diğer ağrı tedavilerinin bir parçası olarak uygulanabilir. İlaçsız ve ameliyatsız bir teknik olduğu için batıda çok rabet görmekte. Özellikle sporcuların rehabilitasyon programlarında yer almaktadır.

- Boyun ağrısı  

-Sırt ağrısı

- Omuz ağrısı

- Tenis- Golfçü dirseği

- Baş ağrısı

-Kalça ve Popo (Gluteal) ağrı, 

- Diz ağrısı n Aşil tendonu ve diğer tendinitler

- Topuk dikeni (Plantar fasitis),

- Siyatik,

-Adale spazmları ve ligament burkulmaları

- Kronik ağrı

- Atletik performans.

AKUPUNKTURLA BENZER

Aralarında benzerlikler vardır. Aynı iğneler kullanılır.  Fakat akupunkturda geleneksel Çin tıbbının felsefesi ve kültürünü yansıtan noktalar, meridyenler (kanallar) söz konusudur. Enerji meridyenleri sayesinde bedensel dengelerin oluşturulması söz konusudur. Kuru iğne batı tıbbının esas aldığı anatomik ve nörofizyolojik temellere dayanan bir tekniktir. Kuru iğnelemede ağrıya neden olan tetik noktalar ve problemli alanlar hedeflenir. Akupunktur uygulamalarında bildiğimiz anatomik noktalar söz konusu değildir ve önerilen tedaviler modern tıp uygulamaları ile bağdaşmaz.  

FITIĞI GEÇİRİYOR

Başlangıç dönemindeki bel-boyun fıtıklarının kuru iğne ile tedavi edilmesi mümkündür. Mekanizma olarak kasılmış, spazmlı adaleler omurları birbirine yaklaştırarak aralarından çıkan sinirleri sıkıştırmakta ve şiddetli ağrıya neden olmaktadır. Kuru iğne sayesinde bu adale spazmlarının çözülmesi ağrıyı ortadan kaldırır hastayı rahatlatır. Adale spazmının ve ağrının ön planda olduğu fıtıklarda etkilidir. Haftada 2 kez olmak üzere 15-20 seans uygulanmalıdır. Patlamış fıtıkların tedavisinde uygun bir yöntem değildir. 

TEK KULLANIMLIK STERİL İĞNELER KULLANILIR 

Bakır tencereler gitti Alzhaimer geldi Bakır tencereler gitti Alzhaimer geldi

Bu tekniği uygulamak için eğitimli bir hekim olmak gereklidir. Güvenli bir teknik ve tedaviyi içerir. Burada tek kullanımlık steril iğneler kullanılmaktadır. İğneler çok ince olduğu için uygulama acısızdır. Kanama, sinir hasarı, morarma gibi problemlere yol açmaz. Tedavi sonrasında adaleler tetiklendiği için o bölgede bir acı hissedilebilir. Bu hissiyat bazen iki güne kadar uzayabilir. 

HAFTADA BİR KEZ YETERLİDİR

Başlangıçta haftada bir uygulanması önerilir. Basit lokal adale ağrılarında 2-3 bazen de tek uygulama yeterli olabilmektedir. Ancak kronik hale gelmiş geçmeyen ağrılar söz konusu ise ilk iki haftadan sonra uygulamalar haftada ikiye çıkartılır. Problemin ağırlığına göre 20 seansa kadar uygulama yapmak gerekebilir. 

NASIL UYGULANIR?

Adaleler içerisinde tespit edilmiş olan tetik nokta ya da kas düğümlerine ince akupunktur iğneleri ile hızlı bir girişi yapılır. Hasta iğnenin girdiğini pek hissetmez. Ancak iğne tetik noktayı bulunca o adalede bir zıplama, seyirme oluşur. Yani bir kasılma tepkisi oluşur. 

KAS LİFLERİ RAHATLAR

Hasta bunu hissedebilir. Adalede bu tetiklenmenin hissedilmesi önemli olup probleminde adalelerde olduğunun bir kanıtı olarak kabul edilir. Bu seyirme yanıtı arzu edilen bir reaksiyondur. Tetik noktanın bulunduğu bölge iğne cilt dışına çıkartılmadan ileri geri sağ sola oynatılır ve sonra hızla çevrilerek bırakılır. Adalede problem varsa adale iğnemizi sıkıca tutar ve bırakmaz. Bir seyirme cevabı oluştuğunda bölgedeki kas lifleri rahatlar. 

SİNİR UYARICI MAKİNE

Adalenin içerisine sokulan iğnelerin sinir uyarıcı bir makineye bağlanarak 15/20dakika uyarıların verilmesi tedaviyi daha etkin hale getirmektedir. Adalenin dolaşımı düzelir ve enflamasyon azalır. Bu fizyolojik süreçlerin sonucu olarak kuru iğneleme kas, tendon ve miyofasiyal ağrı ve işlev bozukluklarını düzelmesini sağlar. 


(Kaynak: Güneş)





 

Editör: TE Bilisim