Bir Bulgaristan Türkünün hikayesi! Bir Bulgaristan Türkünün hikayesi!
Hava çok güzel.

Serin bir sabah esintisiyle uyandım.

Güneş ha doğdu ha doğacak, etrafımda kuş sesleri şarkı söylüyor,kumrular bir birlerini çağırıyor,
leylekler karınlarını doyurmak için vadi deki kirmir çayına doğru hareket etmişler.

Masamın üstünde toplamış olduğum gelincik ve papatyalar bana göz kırpıyor.

Bak hele tam önümdeki elma ağacının tepesine papağana benzer bir kuş kondu yerimden hareket etsem kaçar hiç nefes almadan seyrediyorum.

Ağzında her halde ceviz var.

Bir o yana bir bu yana bakındı biraz durduktan sonra havalanıp gitti.

Olsun bana kendisini seyretme fırsatı verdi.

İşte dostlar burası Güdül Yeşilöz sakin yerleşim yeri.Tam bir dinlenme huzurlu yaşam yeri.

Ah birde çok katlı yapılanmaya izin verilmese eski taş binalar yıkılıp iki üç katlı betonlaşma yapılmasa.

Tam bir doğa ile yaşam yeri.

Önümüz de Kirmir çayı, üzerinde inbaşı, bir tarafında Kalaycı, arkasını köroğlu dağlarının uzantısı karaçam, sarıçam ormanları, yaylaları, diğer tarafta dikmen tepesi evet dostlar işte böyle bir yer.Ben köyümü çok seviyorum.Ezanda kalkıp huzur buluyorum.

Sizlere selam ve sevgiler gönderiyorum.

Doğayı seviyorum.

Hor kullanmayalım koruyalım.

O zaman virüsten korkmayalım.

#Evdekalalım

Zeliha Altındal

Editör: TE Bilisim