Sosyoloji dünyasının acı kaybı: Orhan Türkdoğan Hakk'a yürüdü Sosyoloji dünyasının acı kaybı: Orhan Türkdoğan Hakk'a yürüdü
 İslam tarihinden bir pasaj.  Ramazan ayının son on günü içerisinde Hz. Ömer (r.a.) Resûlullah (s.a.v.)’in kabrini ziyaret eder. Kabri önünde bir bedevinin dua ettiğini görür ve arkasında durup duasını dinleneye başlar. Şöyle dua etmektedir bedevi: “Yâ Rabbi! Bu senin Habibin, ben de kulunum. Şeytan da düşmanın. Eğer beni bağışlarsan habibin sevinir, kulun kazanır, düşmanın üzülür. Beni bağışlamazsan habibin üzülür, düşmanın sevinir, kulun helak olur. Yarabbi!sen habibinin üzmekten, düşmanını sevindirmekten, kulunu helak etmekten daha cömertsin. Yâ Rabbi! Araplar arasında asil insanlar vefat ettiklerinde kabri başında kölesini azat etme geleneği vardır. İşte Alemlerin Efendisi vefat etti. Kabri başında Beni cehennemden âzât et”.  Bunun üzerine Hz. Ömer avazı çıktığı kadar: “Ya Rabbi! Bu Bedevi’nin Senden istediğini ben de istiyorum” diye bağırır. Sakalı ıslanıncaya kadar hıçkıra hıçkıra ağlar. Bedevî dayanamaz ve: Ey Müminlerin Emiri! Sen de mi ağlıyorsun!

Yâ Rabbi! Merhametlilerin en merhametlisi! Bizi de, ana-babamızı da, sevdiklerimizi de, üzerimizde hakları olanları da cehennemden âzât et. Âmin

Ya Rabbi biz de bedevinin istedigini istiyoruz kabul eyle Allah'ım
Bu ramazanın son geceleri bizlere af ölenlerimize rahmet vesilesi olsun.

(Alıntı)




Editör: TE Bilisim