Almanya’da Hans, Türkiye’de Niyazi’nin emeklilik mukayesesi! Almanya’da Hans, Türkiye’de Niyazi’nin emeklilik mukayesesi!
1992 yılında Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşları ayrıldılar.

Rahmetli Babam Muhsin Bey'in bir çok toplantısına katıldıktan sonra bana fikrimi sordu. Ben, Türkeş çizgisindeyim dedim.Babam o günden sonra Türkeş çizgisinde devam etme kararı aldı.

Emekli oldu, partiye üye oldu. Emekli bir öğretmen olarak hiç bir makam için kimseye rakip olmadı.

Beldemizde Belediye Başkanı olması için çok ısrar ettiler, kim bir oy fazla oy alacaksa o olsun dedi. Sivrilmiş bir Ülkücü olarak Alevi kardeşlerimizden oy alamayacağını düşünüyordu. Neticede yerine başkasını aday gösterdi ve MHP belediye kazandı.

Kendisi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi yönetimine girdi ve 100 vatandaşa süt ineği dağıtılmasına vesile oldu. Ayrıca o dönem Tarım Bakanının danışmanı Yüksel Durna bey'in sayesinde beldemize süt toplama merkezinin kurulmasına öncülük etti.

Babam 2003 yılında vefat ettiğinde 57 yaşındaydı. Sivas'ta evi vardı, hiç oturmadı. Ben artık köyü boşver, gel evinde otur, biraz rahat et dediğimde, ben öğretmenim; daha bu köylülere öğretecek çok şey var demişti...

Benim babam Kemal Kılıçdaroğlu'nun ve Devlet Bahçeli'nin İktisadi ve İdari Bilimler Enstütüsünden dönem arkadaşıydı. ne Türkeş onu tanırdı, ne de bir gün Devlet Bey sınıf arkadaşımdı dedi.

Yüzde yüz inanmış Türk Milliyetçisi ve Ülkücüydü. Toplumcuydu, Atatürkçüydü, Öğretmendi. En önemlisi bu vatana yüzlerce, binlerce Ülkücü hediye etti....

Sözün özü; bu aşamada iki kişi var benim istkametimi çizecek olan. Birisi Oğlum Türkbey, diğeri Ahmet Turan Tiryaki. Biri oğlum diğeri kardeşim. Onlar bana hangi adresi işaret ederlerse artık...

Kürşat Tecel


Editör: TE Bilisim