İşgalci Çin, Doğu Türkistan’ın müdafii Prof. Karluk’un 90 yaşındaki annesini katletti İşgalci Çin, Doğu Türkistan’ın müdafii Prof. Karluk’un 90 yaşındaki annesini katletti
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Mısır Dışişleri Bakanlığı'nın Türkiye'nin başkalarının içişlerine karışmak yerine kendi ihlallerini düzeltmesi daha iyi olurdu' ifadesi üzerine yaptığı açıklamayı ‘trajikomik çaba’ olarak değerlendirerek tepki gösterdi. Mısır’ın Türkiye’yi içişleri karışmakla suçladığı iddialara cevap veren Bilgiç, “Mısır'ın, zulüm ve istibdadı bir idare şekli sanan mevcut yönetiminin, temel hak ve hürriyetleri benimsemiş çağdaş demokrasiler ile ortak hiç bir yönü olmadığı aşikardır” değerlendirmesinde bulundu. Bilgiç, "Halkın belirli bir kesimini keyfi kararlarla cezalandırarak ve baskı altına alarak toplumsal barış ve siyasi istikrar sağlanamaz" ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, bir soru üzerine verdiği yazılı cevapta “Mısır Dışişleri Bakanlığı'nca 4 Şubat günü yapılan açıklama, devlet yönetimi anlayışı silah-baskı-zulüm üçgenine dayanan Mısır darbe yöneticilerinin traji-komik çabalarından bir yenisini teşkil etmektedir. Mısır'ın, zulüm ve istibdadı bir idare şekli sanan mevcut yönetiminin, temel hak ve hürriyetleri benimsemiş çağdaş demokrasiler ile ortak hiç bir yönü olmadığı aşikardır.” ifadelerine yer verdi.

DIŞİŞLERİ: HALKIN BELİRLİ BİR KESİMİNİ KEYFİ KARARLARLA CEZALANDIRARAK VE BASKI ALTINA ALARAK TOPLUMSAL BARIŞ VE SİYASİ İSTİKRAR SAĞLANAMAZ

Mısır Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Mısır'daki 183 sanık hakkında verilen idam kararıyla ilgili açıklamasını kınarken, "Türkiye'nin başkalarının içişlerine karışmak yerine kendi ihlallerini düzeltmesi daha iyi olurdu" ifadesi üzerine bir açıklama yapan Bilgiç, “Mısır'da 2013 Temmuz'unda yapılan darbe sonrasında siyasi kararlarla verilen toplu idam cezalarının sayısı 1000'e varmaktadır. Tabiatıyla bu gidişatın tasvip edilmesi mümkün değildir. Halkın belirli bir kesimini keyfi kararlarla cezalandırarak ve baskı altına alarak toplumsal barış ve siyasi istikrar sağlanamaz. Mısır'daki baskı rejiminin hukuku ve insan haklarını hiçe sayan, vicdanlara sığmayan uygulamaları pek çok ülke ve uluslararası kuruluş tarafından da kınanmaktadır. Son 183 idam kararı da diğerleri gibi uluslararası toplumun tepkisine ‎yol açmıştır.” dedi.

“MISIR’IN YAPTIĞI AÇIKLAMANIN CİDDİYE ALINMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR”

Mısır'daki darbe yönetiminin, tepkilerini ortaya koyan birçok ülke ve uluslararası örgüt arasından Türkiye'yi kendisine yakışan bir üslupla hedef almadığını ifade eden Bilgiç, “Mısır'ın yaptığı açıklamanın ciddiye alınması söz konusu değildir. Türkiye'nin gerek gücünü tarihin derinliklerinden alan görgü ve gelenekleri, gerek bölge ve uluslararası camia içinde üstlendiği konum ve sorumluluklar, böylesine zavallı bir teşebbüssü muhatap almasına imkan tanımamaktadır. Kahire'deki darbeci zihniyet ne yalanlar uydurursa uydursun, Türkiye Mısırlı kardeşlerimizin barış ve refahı yönündeki ilkeli tutumunu sürdürecektir. Bu çerçevede, Mısır'da demokrasiye tam anlamıyla geri dönülmesine, kardeş Mısır halkının özgür iradesinin siyasi ve toplumsal hayata tam olarak yansıtılmasına ve ülkede ancak bu şekilde kalıcı ve sürdürülebilir bir istikrar, güvenlik ve huzur ortamının sağlanabileceğine dair görüşlerimizi yüksek sesle söylemeye devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

Editör: TE Bilisim