ELAZIĞ BELEDİYESİ BU HAKSIZLIĞI DÜZELTMELİDİR! ELAZIĞ BELEDİYESİ BU HAKSIZLIĞI DÜZELTMELİDİR!
MHP Genel Sekreter Yardımcısı Recep Dumanlı, 17-25 Aralık olayları ile ilgili basın açıklaması yaptı.

Dumanlı, basın açıklamasında, "17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet olaylarının Türk milletinin hafızalarından sildirmemek üzere bu yıl 17-25 Aralık tarihlerini yolsuzluk ve rüşvet ile mücadele haftası ilan ettik. Ve Türkiye'nin dokuz ayrı bölgesinde kapalı salon toplantıları yapmak suretiyle bir programı yürürlüğe koyduk. Buradaki temel gaye 17-25 Aralık'ta meydana gelen özellikle dört bakanın bulaşmış olduğu yolsuzluk ve rüşvet olayları ile gelişmeleri ve detaylarını Türk milletiyle paylaşmaktır. MHP, bu olayların siyaseten Türk milleti tarafından unutulmaması gerektiğine inanmakta. 17-25 Aralık rüşvet olayları Türk siyasi hayatının bugüne kadar gelmiş, geçmiş en büyük yolsuzluklarıdır. AKP iktidara gelmiş olduğu 2003 yıllarından itibaren Türkiye'de meydana gelen yolsuzluk ve rüşvet hadiselerine bakıldığında sürekli bir artış içerisinde olduğu görülmektedir. Özellikle 2003-2004 yıllarında zirve yapan bu durum son olarak da 2013 ve 2014 yıllarında yönetimin üst kademelerinde olanların bulaştığı yolsuzluk ve rüşvet hadisesi olarak Türkiye ve dünya gündemine oturmuştur. Türkiye'nin içerisine düştüğü durum çok vahimdir. Yolsuzluk ve rüşvetin Türk siyasetinden temizlenmesi ve bu işi yapanların bir daha geri dönmemek üzere siyasetten uzaklaştırılmaları esastır. MHP, bu kapsamda da hem yasal olarak uygulamaya konulacak görüş ve önerileri kendi programına paylaşmış hemde TBMM zemininde bununla ilgili mücadelesini şiddetli bir şekilde sürdürmeyi hedef ve amaç edinmiştir." dedi.

Dumanlı, gazetecilerin hukuki hakları ile ilgilide şu açıklamalarda bulundu: "14 Aralık günü yapılan operasyon kapsamında gözaltına alınan gazetecilerin normal şartlar altında hukuki haklarının mutlak suretle kendilerine verilmesi ve savunma sisteminin güçlendirilmesi gerekmektedir. Bu hareket neticesinde ortaya çıkan durum bunların yapılmadığı neticesindedir. Özellikle adliyeye sevk safhasından önce tutuklama ya da göz altına alınma eylemlerinin basın tarafından paylaşılması çok hoş karşılanmayan bir durumdur. Zaman gazetesi ve Samanyolu TV yöneticilerinin göz altına alınma süreçleri içerisinde bazı yasal haklarının çiğnendi şeklinde intibalar görülmektedir. Bunlar hukuk açısından kabul edilebilir şeyler değildir. Nitekim avukatlar ile ilgili düzenlemelerin yapılması ve avukatların dosya içeriklerine ve savunmanın sorgulama kısımlarında yer almamaları savunma hakkını ortadan kaldırmaya yönelik düzenlemeler olarak görülmektedir. Ve makul şüphe düzenlenmesi yapıldıktan sonra ilk operasyonda gazetecilerin gözaltına alınması ile ilgili hareketler dikkat çekmektedir. Sorgulama ve ifade süreçlerinde zamanın insan psikolojisine olumsuz yönde etkileyecek şekilde kullanılması hukuk, emniyet ve güvenlik açısından oldukça sıkıntılı bir sürecin yaşandığını göstermesi açısından ciddi manada önem taşır. MHP olarak son gelişmeleri tasvip etmediğimizi bildirmek istiyoruz."

Editör: TE Bilisim