Değerli okuyucularım! destek için yazıyı mümkün olduğunca paylaşarak Pekin Olimpiyatına katılmamak konusunda olduğu gibi Doğu Türkistan’da yaşanan zulümlere de sessiz kalmamış katkı vermiş olursunuz. Takdir sizin.

Uygur kardeşlerimizin feryatlarını duyurmaya halkı bilgilendirmeye imkansızlıklar içinde büyük çaba göstermekteler. Çin Konsolosluğu önünde iki yıla yakın aralıksız devam eden “ailem nerede !?” eylemleri Uygur hanımlarının katılımları ile sürmektedir. Ayrıca Türkiye’de ve diasporada bazı STK’larcada çeşitli toplantılar yapılmaktadır. Ancak son günlerde gerek ülkemizde gerekse dünyada yaşanılan gıda enerji ve sağlık konusundaki yaşanılan olağanüstü gelişmeler Çin’in Doğu Türkistan’da Müslüman kardeşlerimize uyguladığı soykırımı maalesef gölgeledi.

Çin kardeşlerimize yaptığı zulümlere doludizgin devam ediyor!

Başta Uygur Türkü Müslüman kardeşlerimiz ve Doğu Türkistan’da yaşayan diğer Müslüman Türk unsurlara karşı Çin amansız ve acımasız bir şekilde eylemlerine devam ediyor! Müslümanların çocuklarını ailelerinden alıyor asimile etmek ve Kominist dinsiz Çinli olarak yetiştirmeye devam ediyor.

Milyonlarca Müslüman kadın ve erkeği 14 yaşından 85 yaşına kadar toplama kamplarına kapatıyor. Kamplarda kadınlara tecavüzler, organ hırsızlığı gerek kadın ve gerekse erkekleri köle işçi olarak çalıştırıyor. Köle işçi pazarlarında pazarlandıklarına dair ilan metinleri basına yansıyor. Kamplara ve oradan da düzmece suçlamalarla mesela Türkiye’de çocuğu ve bir yakını üniversite öğrencisi ise oradaki yakınlarını terörist olarak düzmece suçlama ile 10 yıldan 20 yıla varan cezalar ile cezalandırıyor.

Tecavüz ettikleri kadınların çocuklarını ellerinden alıp nereye gittiği ve ne yapıldığı bilinmeyen akıbetle karşı karşıya kalıyorlar. Kamplarda çocukları ellerinden alınan Müslüman kadınların akıllarını yitirdiklerini kamplarda kurtulan tanıklar anlatıyor.

Son Posta - Amerikada Türkçe Konuşan Kabileler Var. Son Posta - Amerikada Türkçe Konuşan Kabileler Var.

Çin Doğu Türkistan’da tarihi binaları yıkıyor. Halihazırda binlerce caminin yıkıldığı Doğu Türkistan’da kadim Uygur tarihini ve varlığını silmeye çalışıyor. Urumçi’de Kaşgar’da ve pek çok şehirde yaşayan Müslüman Doğu Türkistan halkı yerlerinden yurtlarından çıkarılarak Çin’in iç bölgelerine taşınıyor. Boşaltılan yerlere Çinlileri yerleştiriyorlar. Müslüman halkın namaz kılması oruç tutması yakın takip edilerek ibadet eden Müslümanlar ağır cezalarla cezalandırılıyor.

Müslüman Türk evlerine Çinli yerleştiriliyor ve birlikte yaşamaları mecbur tutuluyor. Müslüman ailelerin asla kabul etmeyeceği korkunç bir baskı ile Müslüman kız çocukları Çinlilerle evlenmeye zorlanıp evlendiriliyor. Türkiye’de yaşamakta olan ve Türk vatandaşlığı da almış bulunan bir vesile ile ülkesine giden onlarca Müslüman Doğu Türkistan’da ya tutuklanmışlar veya kamplarda köle işçi olarak çalıştırılmaktadırlar. Türkiye’de bulunan yakınları kendilerinden haber alamamaktadır.

Doğu Türkistan’da Müslüman Türk milleti dünyanın gözü önünde, İslam ve Türk dünyasının gözü önünde SOYKIRIMA uğruyor.

Yukarıda anlatılanlar uluslararası insan hakları kuruluşlarının ve kamlar da hapislerde tutulanların bizzat anlatımlarının özetidir.

Müslüman kardeşlerimizin uğradığı tecavüzler soykırımlar çocuklarının ailelerinden alınması karşısında başta Türk milleti ve İslam milleti ve dahi insanlık sessiz kalamaz! Zulme rıza zulümdür.

Dünya Çin zulmünü durdurmamakla zulme ortak olmaktadır. Doğu Türkistan’da Müslüman Türk kardeşlerimizin ahı ve feryadı arşı alaya ulaşmış Müslümanım Türküm insanım diyen her insanın bu dünyadaki insanlık sınavı olmaya devam ediyor. Buradan Çin aydınlarına ve Çin devlet yetkililerine hatırlatma yapmak istiyorum. Zulmünüz de boğulacaksınız.

İki milyara varan İslam dünyası ile aranıza düşmanlık ve kin tohumları ekiyorsunuz.

Bu tohumlar filizlendiğinde, terörist diye suçladığınız ve ülkesine gidemeyen, giremeyen Doğu Türkistanlı Müslümanlar sizin iddia ettiğiniz gibi terörist olsalar ve dünyanın her yerine yayılmış ÇİN’lilerle hesaplaşmaya başlarlarsa ne olurdu acaba!?

Umarız ve temenni ederiz ki böyle bir şey olmasın. Dünyada insanların can güvenliğini ve huzuru bozmaya buna sebep olmaya kimsenin hakkı yoktur. Dünyanın daha emniyetli yer olmasına katkı vermek için Çin’in elinde altın fırsat varken bunu yapmalı ve derhal kardeşlerimize yapılan zulümlerden soykırımdan insan hakları ihlallerinden vazgeçmelisiniz! Müslümanlardan özür dilemeli Müslümanlara bu zulmü, tecavüzü reva görenleri yargılayıp gerekli cezaları vermelisiniz.

Böylece hukuk önünde ve insanlık vicdanında mahkum olmaktan kurtulma fırsatınız olacaktır.

Doğu Türkistan’da kardeşlerimize Çin tarafından uygulanan soykırım ve zulüm sona erene kadar susmayacağız!

Durmayacağız!

İnsanlık Mücadelesine devam edeceğiz!

Vesselam

 

Halis ÖZDEMİR


Editör: TE Bilisim