Akp’ye oy ver (!) Fevzi KÜÇÜKKAHVECİ kaleminden.. Akp’ye oy ver (!) Fevzi KÜÇÜKKAHVECİ kaleminden..
 Ebedi iktidarda kalmanın kaldırım taşlarını döşeyen cuntanın darbenin imtiyazlı beyazları laiklik adı altında din düşmanı ateist bir dayatma bu şartları hazırladı.

Öyle bir malzeme ve leke bıraktılar ki, o leke bir türlü temizlenemiyor. Hala istismar ve iktidar fırsatı sunmaya devam ediyor. Hala bitmeyen bir sermaye ve babalarından kalma miras gibi tepe tepe kullanıyorlar. Bakalım nereye kadar bu devran sürecektir?

Türkiye bu demokratik değerler ile dini mübarek değerlerimizi iktidar ve statü istismarında kullanan sonu gelmeyen kavgalarla çağı okuyamadan yıllarını heba ediyor.

Bıktık artık şeflik masallarından; bıktık artık kaçan, göçen, uçan laiklik ve Kemalizm fantazilerinden!

Bırakın Cumhuriyetin, laikliğin Atatürkün ve yakasını!

Millet gerçek Mustafa Kemal Atatürk ile büyük buluşmayı yaparsa, milli direncimizin kodları gerçek fabrika ayarlarına ancak o zaman dönecektir.

Dinimiz ile Allah ile Onun Resulü ile milletin arasına girip imtiyaz talep eden şeflik döneminin zulmünü, hala utanmadan seçim iktidar propagandası için kullanma bir türlü bitmiyor. Dinden geçinen dincilerden, dindar samimi müslümanlar çok muzdariptir.

Türkiye bu istismar cenderesinden üçüncü ve bu değerlerin samimi Türkiye yorumu MHP ve Ülkücüler ile ancak çıkabilir.

Bu kader kavşağında umudun, hayalin ve hakikatin olmazsa olmazı, Ülkücüler de bu istismar ve iktidar kavgasında dolgu malzemesi ve baston olarak kullanılmak isteniyor.

Bu sürece çok güçlü siyasal ve sosyal depremle Türk milleti itiraz edemezse, Allah korusun savrulmaya ve fırsatları hebaya devam ederiz.

Çağın yeni kurtuluş ve çıkış yolu, milli aidiyetlerdir. Türk milliyetçileri tarihi hadiseleri ve geleceği milletler mücadelesi olarak gören ve hep haklı çıkan ideolojik gelenekten geliyor. Dünya milletler ailesinin en şerefli üyesi olan Türk milleti gerçeği varken, bu gerçekle doku uyuşmazlığı olan devşirme ve dönme etnik hastalığına yakalananlar elinde perişan olduk. Siyonizm laboratuarlarında insanlığın mahvına yol açan etnikçilik mikrobunu alan sözde aydın yòneticilerinden kurtulmadan yol alamayız.

Etnik bölücülük yapıp dilini yok ederek göğsünü gere gere Türk milletinin evladı olduğunu söyleyememek kılavuzu karga yapmaktır. Milli kimliği etnisiteye bağlamadan Türk olmayı etnik bakıştan uzak kültürel aidiyetin hamd ve şükür vesilesi sayarak ancak yeni ve huzurlu bir yola girebiliriz.

Mezarlık soyguncularının yeni versiyonu olan etnik köken kazılarından, tek milletin manifestosu ile deha ve öngörü ustası, etnik aidiyeti mili kimliğe taşıyan Atatürk'ün "Ne mutlu Türküm diyene" ifadesini tek millet gerçeğinin yol haritası yapmadan emperyalist etnik tuzaktan kurtulamayız.

Ülkücü Milliyetçi hareketi "çakma"larınkiyle değil, orjinal hali ile hareketin ortak aklı olarak milli hafızamızla okumadan, ülke ha bire yeni maceralar yaşamaya devam eder.

Zaman ve kuşatma daraldı; ülke bu zifiri karanlığı ancak Türk devletini kuran etnik bakıştan uzak milli bakışı özümseyerek delip yoluna devam edebilir.

Aksi takdirde bizi emperyalist kudurmuş çakallar yem olarak kullanırlar.. Kurtuluşumuz kuruluş ve binlerce yıllık milli kodlarımızda mevcuttur. Bu da emaneti lider kadrolara, fikri önder milli kadrolara teslim ederek kenetlenmekle olur.

Sabri ŞENEL


Editör: TE Bilisim