BİZ OLALIM; BİR OLALIM. "MODERN VE GELENEĞİN ARASINDAKİ GERİLİMDEN," ANCAK BU YOLLA KURTULURUZ... BİZ OLALIM; BİR OLALIM. "MODERN VE GELENEĞİN ARASINDAKİ GERİLİMDEN," ANCAK BU YOLLA KURTULURUZ...
 Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası başlayan genel başkanlık tartışmaları etrafı belli ki toz dumana çevirmeye zorluyor.Tartışma, eleştirme ve farklılıkları ifade etme doğuştan gelen bir haktır. Ülkücü ortak aklın, kurumsal yapımıza, karar süreçlerine, dahil olması istenen arzulanan bir taleptir.

Farklı yaratılıştan gelen, farklı idrak,bakış görüş ve düşüncelerin kıymetini bilmek, yaratanın büyüklüğünü özümsemektir. Bu farklılıkları ortaya koyarken, yine herkesin saygı dilini,adap, edep ve ahlak ölçülerini Ülküdaşlık hukukunu koruması gerekir.Bu camianın mensupları kardeştir, kardeşçe tartışmalı, kucaklaşarak yolumuza devam etmeliyiz.Tartışmayı kendinde hak görenin, hareketin değirmenine su taşıması dava adamlığı görevi önceliklidir. Başka adreslere eklenti olup, bunu çoğu kez gizleyerek, MHP'yi dizayn etmek, siyasi ahlaksızlık ve terbiyesizliktir.

Muhatap olduğumuz makam, MHP'nin kurumsal yapısı, ülkenin ve Türk milletinin göz bebeği olan adrestir.Herkesin ağzından çıkanı kulaklarının duyacağı, seviyeli bir tartışma sürecini yaşamak,yeni kırgınlıklara, küskünlüklere, fitneye ve düşmanlıklara dönüşecek,kapı aralayacak davranışlardan kaçınmalıyız. Ülkücü ahlak ve terbiyeden yoksun bir tartışmayı yapan, bindiği dalı kesen,kendi ayağımıza kurşun sıkan,kendi kendimize intiharın celladı olmamalıyız. Tartışalım ama kardeşlik, dava adamlığı ve Ülküdaşlık hukukumuzu koruyalım.

Türk milletinin geleceğe dair ümitlerinin yeşerdiği adres olan, teslim alınamayan son kale MHP, yara almamalı konuştuklarımız, bu milletin düşmanlarına kendi elimizle verdiğimiz malzeme olmamalıdır. Elbette hata, eksik, kusur ve noksan ne varsa hatırlatacak, sağlıklı, dinamik hareketli süreçler, siyasetin doğasında vardır, ama burası çok farklı bir adrestir. Bu kutlu ocak, tartışma, eleştirme edebini, şahsiyetinin parçası haline getiremeyenlerin, karavana atışlarının arenası olmamalıdır. Kongre tartışması biter, ama herkes yarın yüz yüze bakar, kafalar yastıklara koyulduğunda, vicdanlar söylenen ifade ve davranışlardan dolayı, rahat olabilmelidir.

Ülküdaşlarımızın, dava arkadaşlarımızın ve partililerimizin yarın yüzüne bakacak şekilde davranmaları, herkesin boyunun borcudur.Bunu başaramayan,kalıcı fitneye,kin, husumet ve düşmanlığa sebebiyet verecekler,tartışmasını beceremeyenler lütfen tartışmasınlar. Bu ortamı fırsat bilen,şer ve fitne odakları, tam gaz, hareketimize kalıcı yara vermenin, MHP yi bu ülkenin umudu olmaktan çıkarmanın peşindedir.

Ülkücüler kendini tartışıp, ölçüyü kaçırınca, bölücü odaklara gün doğup, mesafe alırlarsa bunun vebalinden kimse kurtulamaz. Herkesin yaptığını, davranışlarını, söylediklerini kaydeden ilahi makam vardır. Allah huzurunda yarın gönül rızası ile helalleşmesini bilmeliyiz.Bu tartışmaları hızlandıran süreç biter, normal şartlarda herkesin söylediği, sosyal medyada, yazılı ve sözlü medyada, zihinlerde, yazılı ve takılı kalır.

Herkes yarın yaptığından utanır.Milliyetçi hareketin yeni fikirlere,yeni katkılara, yeni akıla olan ihtiyacı her zaman vardır.Bu işleyişini sürekli kılmak, il, ilçe ve parti yönetim kademelerinin görevidir. Bu katkılara kapalı olan yapılar zaten ayakta kalamaz.Bu katkıyı yapmak isteyen, kendinden çok hareketi bir yerlere getirme endişesi taşımalıdır.Buradan kendimize ikbal adresi belirleriz düşüncesi ve önceliği, Ülkücü ahlak ve anlayışa sığmaz. Kendi mensuplarını kucaklama,onlarla kardeşçe kenetlenme, başarısını gösteremeyenlerin ülkeyi kucaklaması hayaldir.

Ne bu telaş? Ne bu celal? Ne bu panik? Daha sağduyulu,daha itidalli,daha geniş ufuklara yelken açmış bir Ülküdaşlık hafızası ile önümüzdeki engelleri aşacak kenetlenecek bir binanın tuğlaları gibi olacağız.Bu tartışma sürecinin tek kazançlısı Ülkücü milliyetçi hareket olmalıdır.

Sabri Şenel
Editör: TE Bilisim