MHP Grup Başkanvekili Vural, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 


"Türkiye'de Başbakanlığın hamilinde Türk milleti milli kimliğinin düşmanlığının tırmandırıldığı bir dönemi yaşıyoruz" şeklinde konuşan Vural, "milliyetçiliği ayaklar altına alıyorum diyerek millete ait bütün değerleri hortumlamayı yozlaştırmayı görev edinmiş bir zihniyet tarihimizin devlet yönetiminde yaşadığı en kötü yönetim anlayışının bir yansımasıdır" dedi. 

Oktay Vural, Başbakan'ın "adım adım her noktada, her fırsatta, hepimizin beraber ve bir olduğu tarihimize, inancımıza, vicdanımıza, kültürümüze, birliğimize, kardeşliğimize karşı bir fitne ve bozguncu bir dil kullanmaya devam ettiğini" belirterek "Başbakan cahiliye döneminden kalmış asabiyetçilik, kavmiyetçilik ve ırkçılıkla millet kavramını anlamaktan uzak, birilerinin verdiği görevleri yapma gayreti içine düşmüştür" dedi. 

Milli tarih, milli irade ve milli kültürün ayrıştırılmak istendiğini sözlerine ekleyen Vural, "Başbakan milletin ne olduğunu bilmiyor, milliyetin ne olduğunu bilmiyor, milliyetçiliğin ne olduğunu bilmiyor ve kendine göre siyaset alanına attığı bu çiğ ette bu millete ait ne varsa tartıştırıyor, birbirine kırdırıyor" ifadelerine yer verdi. 

31 Mart yerel seçimi için 5 adımda oy kullanma rehberi 31 Mart yerel seçimi için 5 adımda oy kullanma rehberi



"Bir muhafazakârım diyen insan kişilerin etnik kimlikleriyle, siyasetini etnik kimlik rekabetiyle birbiriyle ayrışmasını ve vuruşmasını seyrediyor, bundan da keyif alıyor" şeklinde konuşan Vural, böyle bir zihniyetin "bu coğrafyada Osmanlı'dan, Selçuklu'dan bugüne kadar oluşmuş bir kültürü reddeden ve bu kültürü parçalamak için kimlik siyaseti yapan bizatihi ırkçılığın girdabına düşmüş bir zihniyet" olduğunu söyledi. 

Milliyetçiliğin ırkçılık olmadığını, bugüne kadar Türk milliyetçilerinin hiçbir zaman ırkçılık yapmadığını, Türk milletinin de ırkçı olmadığını ifade eden Vural, Başbakan'ın bunları bilmesine rağmen 'sürekli olarak millet, milliyet ve milliyetçilik kavramlarını kötüleyerek bu milletim bir ve bütün coğrafyası içinde kardeşçe yaşamasını dinamitlediğini, mayınladığını' ifade etti. Oktay Vural şunları kaydetti: 

"Bu dinamitlerin, bu mayınların, bu saldırıların PKK bölücü terör örgütünün saldırılarının sağlayacağı amaçları temin etmekten öteye bir anlamı yoktur. Birlik dili kullanması gerekirken Başbakan, fitne fesat, ayrımcı bir dil kullanıyor. Kafatasçılık yapıyor. Türk milletinin evladı olan, hepsi birlikte olan insanları birbiriyle etniklik rekabeti içine sokuyor. Ne kadar büyük bir günah işliyorsun farkında mısın? Aklını başına al. Türk milleti devlet kurduğu bütün dönemler içerisinde Avrupa'dan ithal edilmiş ırkçılık zihniyetini hiçbir zaman benimsememiş bir millettir. Elini vicdanına koy. Bu milletin içinden çıktın Başbakan oldun. İnsanları etnik kimlik kompartımanları içerisine koyarak birbiriyle irtibatları kesen bir zihniyet Türkiye'yi nereye götürecek?" 
MHP'li Vural, Başbakan'a "millet sosyolojik bir varlıktır ve Türk sıfatı ve kimliği dar bir etniklik ve aidiyet değildir. Türklük bir kültürdür, bir inançtır, bir milli duruştur. Anadolu'da bir etnik grup değildir. Etnik grup tanımına uymaz, bunu öğreneceksin sen. Millet sosyal bir bütünleşmedir. Senin kafanda mekânsal bütünleşme var. Sen milleti bu vatanda, bu topraklar üzerinde inşa edilmiş bir otel olarak görüyorsun. Aklını başına al. Milliyetçilik kavramını bilmiyorsun milleti bilmiyorsun tanımıyorsun" diye seslendi. 

Başbakan'ın konuşmasından örnekler veren Vural, sözlerini şöyle sürdürdü: 

''Tahrik ve provokasyonlarla insanlarımızı kimlik rekabeti ve çatışmasına doğru götürüyorlar. Sinop'ta meydana gelen olayla ilgili 'MHP'lilerden oluşan gruplar yer alıyor' diyor. Neron oldu, fitili ateşledi, kimlik rekabeti oluşturdu. Millet, içinde büyük bir tepkiyi biriktirdi, ondan sonra da bu tepkilerin oluşmasını önlemesi gereken adam 'MHP'lilerden oluşan grup' diyerek adeta tırnaklarını birbirine vuruyor. Biz 1980 öncesini yaşamış nesiliz. O zaman sen Ergun plak gibiydin, şimdi de aynı rolü üstleniyorsun. Aklınızı başınıza alın. Milletin milli kimliğiyle oynamayın. Kimlik ekseninde rekabete sokmayın. Terör örgütüyle pis pazarlıklarla bu milletin şeref ve haysiyetine saldırmayın.'' 

Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında, ''müzakere değil, masaya oturma değil'' dediğini aktaran Vural, ''Masaya oturmadın da nereye oturdun, çık açıkla. Ne yapıyorsunuz? Oslo'da yaptığınız ne? Terör örgütünün yöneticileriyle masaya oturdun Oslo'da. PKK'nın kundakta bebek öldürerek yapamadığını sen şimdi Anayasa'da yapmak istiyorsun'' ifadelerine yer verdi. 

Sürecin, adım adım terör örgütü mensuplarına yönelik af çıkartılmasına doğru gittiğini söyleyen Vural, ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti, PKK ve İmralı önünde diz çökmüştür'' dedi. 

Camilerin de ''Kürtçe, Türkçe, Arapça'' diye ayrıştırıldığını savunan Vural, ''Bunu nasıl yapacaksınız, anket mi düzenleyeceksiniz? Ümmeti bile ayırıyorlar'' şeklinde konuştu. 

'Terör örgütü mensuplarının açlık grevinden sonra anadilde savunmanın TBMM'den geçtiğini, Büyükşehir Yasası'nın da terör örgütüne verilmiş bir başka taviz olduğunu' belirten Vural, "Anaların gözyaşlarıyla milleti tehdit ediyor. Nereye kadar vereceğiz? Tarihten kaydımızı mı dileceğiz?" diye konuştu. 

Yapılan bazı araştırmalara göre hükümetin terör politikalarını destekleyen insanların azaldığına dikkat çeken Oktay Vural, "Allah bizi kardeşliğimizi bozanlardan korusun. Böyle bir politikanın bedelini milletimiz öder" dedi. 

Oktay Vural, BDP ile ilgili mesajların yer aldığı sosyal paylaşım sitesindeki hesap ile ilgili sorulan soru üzerine adı geçen hesabın kendisine ait olmadığını söyledi. 

Meclishaber

Editör: TE Bilisim