İtiraf ediyorum meğerse kürtmüşüm! İtiraf ediyorum meğerse kürtmüşüm!
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında, Ankara'da her iki bacağından yaralanan Sadaka Vakfı Genel Başkanı İsmail Doğrul, yaşadıklarını Cihan Haber Ajansı'na anlattı. Doğrul, "O gece milletin iradesi için şehit olmaya gittim ama gazilik nasip oldu" dedi.

Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nün bombalandığı dakikalarda önce şarapnel parçalarıyla sağ bacağından, daha sonda da darbeci askerlerden gelen kurşunla sol bacağından yaralanan İsmail Doğrul, şunları söyledi:

"Cuma akşamı gece 12.00’de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın demokrasi için halkı meydanlara davet etmesiyle birlikte abdestimi aldım ve çocuklarımla helalleştikten sonra bir grup arkadaşımla birlikte Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'ne gittim. 20- 30 kişilik bir arkadaş grubu olarak oraya gittiğimizde Emniyet Müdürlüğü, havadan helikopterler tarafından yerden ise tanklar tarafından komple kuşatılmıştı. Emniyet binası durmadan bombalanıyordu. Biz de buna engel olmak için kendi bedenlerimizi siper ettik ve darbeci askerlere karşı mücadele ettik. Fakat havadan bomba yağdıran helikopterden gelen şarapnel parçalarıyla önce sağ bacağım yaralandı. Daha sonra ise askerden gelen kurşunla sol bacağım yaralandı. Ben o yaralı halimle yine mücadele etmeye devam ettim. Fakat her iki bacağım yaralandığı için daha fazla dayanamadım ve olduğum yerde yığıldım."

ŞEHİT OLMAK İÇİN GİTTİM

Doğrul, şöyle devam etti:

"Bizim elimizde silah, top, tüfek yoktu. Tamamen beden gücüyle, darbeci askerlerin etrafını sardık ve onların elindeki üç tane zıhlı aracı etkisiz hale getirdik. Biz zırhlı araçları etkisiz hale getirdikten sonra emniyet binası içinde sıkışmış ve savunmasız olan polis kardeşlerimiz bir nebze de olsa rahatladı. Daha sonra helikopter yine emniyeti bombalamaya başlarken ben ve arkadaşlarım zırhlı aracın yanına siper aldık. Bombalamadan sonra şarapnel parçaları benim sağ bacağıma isabet etmişti. Ama ben yine kalkıp mücadeleye devam ettim. Yaralı halde mücadele ederken bu sefer de askerlerden gelen bir kurşunla diğer bacağım da yaralandı ve olduğum yere yığıldım. Daha sonra sürünerek oradan uzaklaşmaya çalıştım. Yaralandığımı gören arkadaşlarım beni bir araca bindirip hastaneye kaldırdı. Orada sadece ben yaralanmadım benimle beraber mücadele eden 30 kişilik gruptan 7 arkadaşım da yaralandı. Askerler tarafından vuruldular. Bir arkadaşımız da yanımızda şehit oldu. Benim cübbemde 4 mermi ve birçok şarapnel izi var. Ama mermilerden sadece biri bana isabet etti. Ben de oraya şehit olmak için gittim. Ama Allah bana gaziliği nasip etti."

Doğrul, darbe girişiminde bulunanlara da şöyle seslendi:

"Siz ne istiyorsunuz bu memlekette, neyi paylaşamıyorsunuz, kime hizmet ediyorsunuz? Bu milletin ekmeğini yeyip sonra da ekmeğini yediğiniz millete kurşun sıkıyorsunuz. Zehir zıkkım olsun yediğiniz ekmek. Bizim vergilerimizle, hayırlarımızla alınan silahları nasıl olur da bize doğrultursunuz? Vatandaşına kurşun sıkmak, vatanı korumak değil, vatana ihanettir. Ama şunu unutmayın, milletin iradesine kurşun sıkarsanız karşınızda da milleti bulursunuz. Çünkü bu millet hiçbir zaman iradesine, vatanına kurşun sıktırtmaz. Kurşun sıkanın karşısında da kurşun sıkan milleti bulursunuz."
Cihan

Editör: TE Bilisim