Akp’ye oy ver (!) Fevzi KÜÇÜKKAHVECİ kaleminden.. Akp’ye oy ver (!) Fevzi KÜÇÜKKAHVECİ kaleminden..
 Başbuğun kabri ölüm yıl dönümü olan 4 nisanda hiç bu kadar kalabalık olmamıştı.Dün Ankara tarihi günlerinden birini yaşadı.

Kabir başında gözler dalıp gidiyor yüzlerde hüzünlü buruk bir tebessümle dudaklara düşen cümleler sessizce bir şeyler mırıldanıyordu.

İşte bu mırıldanan ortak cümlenin ''Yarabbi Başbuğumun ve Ülkücü şehitlerin'' partisi MHP yi iktidar yap! 
Bu cümle hiç bir zaman bu günkü kadar inanarak söylenmemiştir.Ülkenin karşılaştığı kara tablo sarsılan devlet ve millet bütünlüğü sağlam kararlı bir milli irade ile oluşacak tek başına MHP iktidarını bu kadar elzem hale getirmemişti.
Bu iktidar arzusu sadece mensuplarına koltuk istemenin çok ötesindedir.
Tarihten silmek için, Süleyman şahın kemiklerini AKP nin eline verip Türk milletini göz yaşına boğdukları gibi hazırlık yapıyorlar. Milletinin ismini cismini mezarını yok etmek istemenin adını çok farklı evrensel maskelerle takdim etseler de bu ambalajın içini en iyi okuyan milli hafızaya sahip Ülkücülerdir.

Tıka basa alanı dolduran iğne atsan yere düşmeyecek kalabalık dün hareketin efsanevi lideri başbuğun mezarı başında okunan Kuranı dinliyor.
Yapılan içten duya amin diyerek inanç azim ve kararlılık duruşu ile bütün bu dayatmalara meydan okuma hazırlığı yapıyorlardı.
Türkiye'nin her tarafından hiç bir zorlama yapılmadan vicdanının sesini dinleyerek kor gibi yanan yüreği ile on binlerce insan Ankara'ya gelmişlerdir.
Bu ihlas samimiyet kokan milli duruş ne bu ülkenin sahipsiz nede Türk milletinin çaresiz olduğu anlamına gelmediğini ortaya koymuştur.
Cuma Arafat ruhu ile kabir başında toplananların Çanakkale Kurtuluş Savaşı ve Ülkücü şehitlerin misyonu ile adeta hesap sahiplerine bizim hesabımız Allah'ın izni ile son hesaptır diyerek adeta haykırıyorlardı.
Türk milleti Anadolu'da bağrını mazlumlara açmış Ensar ve Muhacirin kardeşlik ekseninde fedakarlık ve birlikte yaşama destanını yazmıştır.
Ama bu ev sahipliği mazlumlara kucak açma, bu necip millete çıkarılacak fitne ile etnik hastalığı yaygın hale getirmek ve Türk milletinin önce adını sonra varlığını imha etmeye asla müsaade etme anlamına gelemez.
Bu sinsi kahpe alçak kalkışma ile takdim edilen, altın tepsi içinde sunulmak istenen bölücü zehir, o zehri sunana mutlaka test ettirilir.
İşte bu testin yapılması gereken demokratik meşru tarih 7 hazirandır.Bu milli direnç ve milli ruh 7.6 şiddtinde depreme dönüşerek ihanetin bağrına hançer gibi saplanmalıdır.
Ankara'da başlayan öncü depremler Haziran ayında 7.6 şiddetinde ana depremi işaret ediyor.Siyasi depremin ana üssü AKP dir. 
Bu deprem aynı PKK bölücü etnik siyaset dilini kullanan CHP ve benzeri mahfillerde hissedilecektir.
Bu sarsıntı,öncü ve artçı depremlerle siyaseti yeniden dizayn edecek Türk milleti gerçek balans ayarını yapacaktır. Taşlar yeniden yerine oturacak ebedi kardeşlik sonsuzluğa yelken kaldırmaya devam edecektir.
İşte o yeni dönemin adı yediden yetmişe kardeşliğin huzurun hayata geçirildiği Milliyetçi hareket partisi iktidarıdır.

Sabri ŞENEL

Editör: TE Bilisim