Gümüşhane ekibiyle 30 saat sonra gelen mutluluk Gümüşhane ekibiyle 30 saat sonra gelen mutluluk
 İstanbul`da ilk hava meydanı, askeri amaçla 1912 yılında, Yeşilköy`de açıldı. 1944 yılında Chicago`da imzalanan Uluslararası Sivil Havacılık Anlaşmasından sonra, İstanbul/Yeşilköy`de uluslararası bir hava limanı yapılmasına karar verildi. Bu hava limanının yapımı için 1947 yılında, Westinghouse Electric International Company ve The IG White Engineering Corporation ile sözleşme imzalandı. 1949`da başlanan inşaat, 1953`te tamamlandı ve 01 Ağustos 1953 yılında Yeşilköy Hava Limanı adı ile hizmete açıldı.

1985 yılında, yapılan genişletme ve yenileme çalışmaları sonrası kavuştuğu modern görünümü ile Atatürk Hava Limanı adını aldı.


DHMİ tarafından işletmesi yürütülen Atatürk havalimanın kapasitesi 25.500.000 dış hat ve 12.800.000 iç hat olmak üzere toplam 38.200.000 yolcu/yıl`a çıkartılmıştır.


Her türlü fiziki yapısı, ulaşım ve iletişim alt yapısı uluslararası havacılık akreditasyonuna sahip havalimanı, İstanbul'un en merkezi noktasında yerli ve yabancı yolcuya hizmet vermeye devam etmektedir.


Dünya üzerinde büyük metropol şehirlerde bu tür işletme yetisine sahip hava alanlarına ilave olarak yapılan yeni hava alanları bir öncekinin kapanmasını gerektirmemekte, bilakis işletme kapasiteleri dolayısıyla alternatifli ulaşım alanlarının arttırılması şekliyle yerli ve yabancı yolcuya konforlu ulaşımın avantajlarını sunmaktadır.Örnek olarak Londra merkezinde 6 adet hava limanı bulunması Londra'nın tek ve büyük alternatifsiz hava ulaşım şartına bağlanmadan havacılık kalitesinin genişletildiği imkanı sunmaktadır.


Bu sebepler doğrultusunda her türlü alt yapısı hazırda kullanılmakta olan ülkemizin en büyük hava alanı olan Atatürk Hava limanının kapatılması ülkemiz ekonomisi açısından zaafiyete sebep olacaktır.


Uzun uçuş sürelerinin kısaltılmaya çalışıldığı, lojistik açısından yükleme ve boşaltma aşamalarının minimize edilmeye gayret edildiği, havada kalma, uçuş mesafelerinin tek uçuşta uzatılma çalışmaları ve yakıt ekonomisi açısından motor ve yakıt teknolojilerinin geliştirildiği günümüzde bütçe ve planlama yönüyle yap işlet devret yöntemiyle çok ciddi maliyetlere sebep olan, bağlantı yolları, ulaşım kanalları, işletme yönetimi açısından özel şirket eline ve insiyatifine terk edilen yeni hava limanının yapılması, mevcut hava alanımızın kapatılmasını gerektirmediğinden, millet bahçesine dönüştürülmesi hedeflenen Atatürk Hava alanının kapatılmasına karşı kamu oyu oluşturmak ve bu plansız yapılaşmaya karşı teknik eleman olarak bizlerin söyleyeceği sözleri yetkililere ulaştırmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum.


Saygı ve selamlarımla.


Fatih OĞUZ
İnş.Müh.


Editör: TE Bilisim