Dünkü cuma hutbesini baştan sona pür dikkat dinledim.Yeni hicri yılın başlamasından ve Muharrem ayının faziletlerinin anlatılması çok güzel tabi ki.

Tam bitti derken oda ne!?.
Konu döndü dolaştı, Ensar-Muhacirin kardeşlığine, daha doğrusu duygu sömürücülüğüne getirilerek; Suriye'li severcilik ve onlara iyi davranmamız gerektiği, beyin ve duygu hipnozculuğu ile bitirildi!...

Eyyy diyanet senin ümmetçilik anlayışında başka müslüman portresi yok mu?...

Irakta ki Türkmenler, Suriye' de ki Türkmenler, Doğu TÜRKİSTAN'DA halen esir kamplarında tutulan en az bir milyon (1.000.000 kişi) UYGUR TÜRK'Ü MÜSLÜMAN DEĞİL Mİ?...Müslüman olmak için ARAP MI OLMAK GEREKİR.?...

Varsa Suriye'li yoksa Suriye'li ve adı koyulmamış ARAP SEVERCİLİĞİ....

Kendim şahitim; bir çok Suriye'li gencin plajlarda sağı solu dikizlemekten gözleri, güneşlenmekten de kıçları yandı...Ve bunun adı Ensar-Muhacirin kardeşliği öyle mi!?...

Tövbe, tövbe...VATANDAŞ olmasını istemiyorum hiç birisini kendi adıma...

Saatler sonra enkaz altından kurtarılan bebekler Saatler sonra enkaz altından kurtarılan bebekler

Eğer yeni göç dalgası tekrar gelecekse, TÜRK YURDUNUN DEMOGRAFİK HARİTASI DA DEĞİŞMEYE BAŞAMIŞTIR BİLİNE!....

Biraz da diğer Arap ülkeleri kardeşlerine sahip çıksınlar...Zengin; Katar, Kuveyt, Arap Emirlikleri,Körfez Ülkeleri, Mısır, Umman, Arabistan ve daha niceleri...

Türk'e söv say, sıkışınca biz geldik aman aman!...

Faruk Ülker

Editör: TE Bilisim