Seçim tarihi açıklandı, gözler YSK'da! Seçim tarihi açıklandı, gözler YSK'da!
 SONER YALÇIN'IN YAZISI
Bak sana ne anlatacağım..?
Bu yazacaklarımı MHP’nin “parti okulu“nda bulamazsın.
Unutturdular sana çünkü…
Gagavuz Türk‘ü, Hıristiyan’dır.
Yunanistan’daki Karaman Türk’ü de, Hıristiyan’dır.
Karaim ya da Hazar Türk’ü, Yahudi‘dir…
Altaylar, Tengrici’dir.
Saha-Yakut Türkleri Şaman‘dır.
 Uygur Türk‘ünün kimi Budist’tir.
 Azeri Türk’ü ya da İran Türk’ü Şii‘dir.
Anadolu Türkmen‘i Alevi’dir.
Ne sandın?
“Türk milliyetçisi” denilince aklına sadece Müslüman Sünni mi geliyor?
“Türk milliyetçiyiz” diyerek kimin ahlakını kime dayatıyorsun?
Bak kardeşim!
Dünyada ilk “Türk Derneği”, Macaristan-Budapeşte’de 1908 yılında açıldı. Üniversitelerde ilk Türkoloji kürsüsü 1870 yılında Budapeşte’de kuruldu.
Macar Türklerini bilir misin? Turan fikrinin nereden doğduğunu sanıyorsun?
Bugün…Sadece Devlet Bahçeli‘yi bilmekle olmaz Gabor Vona‘yı da bileceksin!
Hâlâ Necip Fazıl mı okuyorsun; oysa Attila Jozsef‘i okumalısın!
Hadi Yusuf Akçura’yı, Sultan Galiyev’i bildiğini düşüneyim; Turar Rıskulov‘u ya da Ethem Nejat‘ı bilir misin?
 Sahiden “sağ” nedir, “sol” nedir hiç kafa yordun mu?
Tarihindeki Türk milliyetçi hareketler sömürgeciliğe karşı çıkarken, senin neoliberalizme/ vahşi kapatilizme karşı neden hiç sesin çıkmıyor?
Evet sen kardeşim!..
“Türk milliyetçileri” adını kullanarak kimin ahlakını kime dayatıyorsun?
Kızma bana…
Bak sana bir Türk efsanesini hatırlatayım.
Aytmatov uyarısı
Cengiz Aytmatov’u bilirsin.
Kırgız Türk’ü…
Türk birliğinin yılmaz savunucusu.
Dünya edebiyatına armağan ettiğimiz Lenin ödüllü usta bir kalem…
1980 yılında yazdığı bir romanı var: “Gün Olur Asra Bedel”
Okudun mu? Kişinin, öz köküne yabancılaşmasını anlatır. Bunu Türk “Mankurt Efsanesi”ne dayandırır. Şöyle….
Juan-Juan adlı barbar bir toplum, tutsak ettiği kişileri işe yarar köleler haline getirmek için belleklerini silerek “mankurt” haline getirirmiş..!
Bir insanı “mankurt” yapmak istediklerinde bak ne yaparlar:
- Tutsak kişinin saçları iyice kazınıyor,
- Kafasına devenin boyun derisi gerdirilerek geçiriliyor,
- Tutsak başını yerlere vurmasın diye bir kütüğe bağlanıyor,
- Yürek parçalayan çığlıkları duyulmasın diye elleri ayakları bağlı olarak ıssız bir yerde sıcak güneş altında dört beş gün aç susuz bırakılıyor,
- Sıcağın etkisiyle deve derisi büzülüyor ve bir mengene gibi kafayı sıkıştırıyor,
- Deve derisinin artık kafa derisiyle bütünleşmeye başlamasıyla kazınan saçlar yeniden uzamaya başlıyor,
- Fakat, deri kafaya o kadar yapışıyor ki, zaten sert olan deve derisi sıcağın etkisiyle iyice sertleşiyor ve uzayan saçlar deriyi delip uzamasına devam edemiyor,
- Bu nedenle saçlar kafanın dışı yönünde değil, içine doğru uzamaya başlıyor,
- Sıcaktan büzüşen deve derisinin kafatasına yaptığı baskı ve kafanın içinde ters yönde uzayan saçların kafatasını delip, beyne doğru ilerlemesiyle tutsak büyük acılar çekiyor,
- Beşinci günün sonunda tutsakların çoğu ölüyor,
- Sağ kalan tutsak zamanla kendine geliyor; yiyip içerek gücünü toparlıyor.
- Ama o artık bir insan değildir; ölünceye kadar geçmişini hatırlamayan “mankurt” olmuştur. Artık hafızası yoktur…
Kim olduğunu, hangi soydan geldiğini, anasını, babasını ve çocukluğunu bilmez hale geliyor.
Düşünememektedir…
İnsan olduğunun farkında değildir. Ağzı vardır, dili yoktur; kaçmayı dahi düşünmeyen, hiçbir tehlike arz etmeyen bir köledir sadece.
Bilinci, benliği olmadığı için, sadece efendisine boyun eğen bir köle…
Evet… Mankurt, için önemli olan tek şey efendisinin emirlerini yerine getirmektir…
Akıl yoksunluğunu ifade eden “mankurtlaşma” artık bir kavram olarak kullanılmaktadır.
Anadolu’da “mankafa” derler!..
Kimbilir…
Belki de…
Cengiz Aytmatov “Bozkurtları” uyarmak istemektedir…
Anlayana…
Türk Bayrağı’nın yakılmasını, göklerden/direklerden indirilmesini protesto ettin mi?
Hayır!..
Atatürk heykellerinin parçalanmasını protesto ettin mi?
Hayır!..
Bu ülkenin parsel parsel özelleştirme adı altında satılmasını protesto ettin mi?
Hayır!..
Türk kimliğinin-kavramının Anayasa’dan çıkarılmak istenmesini protesto ettin mi?
Hayır!..
Devlet nişanından, devlet kurumlarından Türkiye Cumhuriyeti ibaresi kaldırılmasını protesto ettin mi?
Hayır!..
Andımızın kaldırılmasını protesto ettin mi?
Hayır!..
23 Nisan, 19 Mayıs milli bayramlarının kaldırılmasını protesto ettin mi?
Hayır!..
Soma katliamını protesto ettin mi?
Hayır!..
Doğa katliamlarını protesto ettin mi?
Hayır!…
Kaçak Sarayı protesto ettin mi?
 Hayır!..
Kuzey Irak’ta Türkmenlerin katledilmesini protesto ettin mi?
 Hayır!..
Süleyman Şah Türbesi’nden kaçılmasını protesto ettin mi?
 Hayır!..
Ülkenin parçalanma projelerini protesto ettin mi?
Hayır!…
Peki neyi protesto ettin?
Sadece… Bu ülkenin yüz akı sanatçısı Bedri Baykam‘ı protesto ettin..!
Beyoğlu Piramid Sanat Galerisi’nde Almanya, Fransa, Japonya ve ABD’den sanatçıların eserlerinin de yer aldığı “Çırılçıplak” başlıklı sergiyi “ahlaki değerlere” aykırı bulup Taksim‘e sokağa çıktın!
“Bizler; Türk Milliyetçileri, Türk İslam Ülkücüleri, Türk milletinin ahlak değerleri ile ters düşen ve sanat adı altında perdelenmek istenen bu çirkin sergiyi kabul edemeyiz.”
Demek:
Türk kavramının yok edilmesi, Türk bayrağının yakılması, Atatürk heykelinin parçalanması, Andımız’ın- ulusal bayramlarımızın kaldırılması, “ahlaki değerlere” uygunmuş ki sesin çıkmadı!..
Türklüğün sadece “bacak arasına” indirgendiğinin farkında değil misin!..
Bir kardeş mektubudur bu…
Soner Yalçın

***

Yazıya bir Ülkücüden gelen cevap:

"Soner Yalçın birazda yakın geçmişteki Rus ve Çin emperyalizminden Türkistan Türklüğünü yok olma noktasına getiren Rus emperyalizminden,'sömürülen topraklar'dan,Çin emperyalizminin pençesi altında acı çeken katliamlara maruz kalan 'Doğu Türkistan Türklüğünü' yazdaydı.Cengiz Aytmatov 'gün olur Asra bedel'kitabını Rus emperyalizminin pençesi altında millî kimliğini kaybeden 'Türkistan Türkleri'ne Ananı unutma!Atanı unutma!ikazı yaparak semboller üzerinden 'Rus Kültür Emperyalizmine'dikkat çekiyor.Bizler ise Gençlik yıllarımızda ve halen Amerikan Emperyalizminede,Çin Emperyalizminede,Rus emperyalizminede karşı olduğumuzu her vesileyle haykırdık.Amerikan Emperyalizmine karşı olduğumuz için 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra işkencehanelerde yok edilmek istendik.'Ne Amerika,ne Rusya,ne Çin, Herşey Türklük için' diye haykırırken bu arkadaşlar 'Mao'culuk yapıyorlardı.Halende Rusya'nın Özerk 'Kırım'ı zorla ilhakından,Doğu Türkistan Türklüğününün Arşa yükselen feryadından hiç bahsetmiyor.Evet Soner Yalçın kendisine servis edilen bilgilerle zaman zaman gerçekleri yazıyor ama Türk Milliyetçiliği konusunda Eski "Mao'cu şimdilerin 'Avrusyacı'larından öğreneceğimiz bir şey yoktur.Karartma çbalarına dikkat edelim vesselam".

Gelen cevaba bir başka Ülkücüden cevap:

Bir şey söyleyeyim mi? Soner Yalçın onca şey yazmış..bunları bunları niye protesto etmiyorsun diye soruyor. Her yazdığı yenilir yutulur şeyler değil. Namuslu bir Ülkücünün utançtan yerin dibine girmesi gereken şeyler..Bizim zavallı kardeşimiz de eskiden buraları dutluktu diye saçmalıyor gibi geldi bana...

Onca eleştirinin cevabı "bizim sizden öğrenecek bir şeyimiz yoktur!" mu olmalı? Karşındaki adam solcu da olabilir, Rusçu ya da Maocu da..ama o yazdıklarına itiraz edecek bir şekilde "hayır öyle değil.. şu şu konuda biz ortalığı ayağa kaldırdık" diyemiyorsa, yazık o kardeşimize...

Bugün 18 adayı Yunan aldı. İki askerimiz canlı canlı yakıldı Suriye'de videosu çekildi. Bu kardeşimiz sesini çıkarmamış.. ( ya da bunlara karşıysa niye faillerini destekliyor? Tarih bu ihaneti kabul eder mi acaba?) şimdi karşısında doğruları söyleyen adamı sen eskiden solcuydun hadi oradan! diye çemkirerek nereye kadar günü kurtarabilir ki?

Soner Yalçın öyledir böyledir beni hiç ilgilendirmiyor.

Üstelik bak bir şey daha söyleyeyim. Herkesin hakkını verelim. O solcu diye üstüne sümkürdüğün Soner Yalçın en ağır eleştiriyi solculara yaptı. Ne diye biliyor musun? Kürt hareketi diye bir ihanete ortak oldukları için! Google'a 'sol ve Soner Yalçın' kelimelerini yanyana yaz da arat bakalım. Adam ne sayıp sıkmış solculara..

Yahu adam Ülkücülerin hangi konularda hareketsiz kaldığını yazmış! Doğru mu? Yanlış mı?

Bizim inandığımız felsefe Soner Yalçın'ın hatırlattıklarına ne diyor? En önemlisi bu;

- Ülke özelleştirme adı altında parsel parsel satıldı diyor.
- Milli Bayramların içi öyle boşaltıldı ki kaldırıldı say, diyor.
- Atatürk gibi bir Türk Milliyetçisine yapılanları gör diyor.
- Türk bayrağı göz göre göre yakıldı ve kışlaların direklerinden indirildi diyor.
- Türk kimliği Anayasadan çıkarılmak istendi diyor.

Ben ilave edeyim mi Soner Yalçın'a...

- Türklük ayaklar altına alındı.
- Türklüğü ayaklar altına alana "bizim Kızılelmamız" denildi.
- 18 adamız peşkeş çekildi. Eskiden bir karışı için Atina'ya dalardın behey Ülkücü kardeşim! O hatırlattığın sağ-sol döneminde bunu net yapardın. Bir avuç Türk toprağı için bile yapardın!
- 2 askerimiz cayır cayır yakılıp videoya çekildi.
- Köpeğe tapıyor bunlar denildi. Kuran'dan Fatiha'dan anlamazlar denildi.
- Askerimizin başına çuval geçirildiğini hatırlıyor musun? Hah işte.. o solcu dediğin gençler (ki değiller... TGB gençleri vatansever ve kuvvacılardır) İncirlik'te bir Amerikan askerini yakalayıp aynen çuvalı başına geçirdiler. Ya sen ne yaptın benim bedbaht arkadaşım?
- Ülkenin kahraman generalleri için ne yaptın örneğin? Engin Alan'ın küçük kızının feryadı hala yüreğinden bir şeyler koparmıyorsa, kusura bakma ama acilen titre ve kendine dön!  O küçücük kız, babasının Ülkücü hareket tarafından yalnız bırakıldığını haykırmıştı. Aklı başında her Ülkücü bundan derin utanç duyar.
- Bütün milli meselelerde lider diye saydıklarımız tarafından "afyon yutmuşa" döndürüldük! Farkında mısın acaba benim kardeşim?

Diyelim ki, bugün Soner Yalçın'a saydırarak günü kurtardın... yarın tarih farklı yazacak seni farkında mısın? Onca milli gurura tecavüzler edilirken sesini çıkarmadı denilecek. Ah bir farkında olaydın şunun.

Sen hala "bizim Soner'den öğrenecek bir şeyimiz yok" diye boş hamasetlere kaptır kendini...

Ey Ülkücü, devir dönünce, bugünkü boşvermişliğinden en fazla sen utanacaksın. Özünde Türk Milliyetçiliği var ne de olsa.. "neler yapmışım ben böyle" deyip, seni saran ayıbı lanetleyeceksin!

Samimi söylüyorum böyle savunmalara içim yanıyor.

Gerçek Ülkücü utançtan erimeliydi Soner'in yazısına!

Bir gün geriye baktığımızda, kendi boş bahanelerimiz için kendimizden utanacağız".

Editör: TE Bilisim