HEP ARKADAN VURDULAR!

Arkadan vurulmak Türk milletinin tarih boyunca uğradığı en büyük talihsizlik ve alçakça ihanettir.Binlerce yıllık Türk tarihinde bu gerçeğin hüzünlü sayısız örnekleri vardır. Yıllarca en yakınımızda olan töremiz ve inançlarımızın gereği olarak milletçe genetik kodlarımızda var olan insanlık merhamet duyguları devlet yönetimimize de yansımıştır.İnsan odaklı onun mutluluğunu esas alan yaratılmışların en şereflisi görülen insan oğlu insan olması hasebiyle iyi muameleye layıktır.Bu anlayış fert,cemiyet ve millet hayatımızın ruh ve mana özünü teşkil eden lokomotifi olmuştur.

İnsan olan herkese ekmeğimizi hanemizi imkan ve fırsatlarımızı asırlarca birlikte paylaştık.Güçlü olduğumuz zamanlarda elimize ayağımıza kapananlar zayıf olduğuna inandıklarında hastalık taşıyan mikroplar gibi bedene çöktüler. Parçalamak, bitirmek ve yok etmeyi sandıklarını bir anda yıldırım şimşek kasırga ve olağanüstü bir güçle ihanetin bağrına hançer olup saplandık.Bu örnekler sayısız kahramanlık öyküleri bize kültür olarak aktarılmış ve tarihin tozlu raflarında saklıdır. Üç kıta yedi deniz hükümranı cihan devleti olmanın sırrı burada gizlidir.Hiç kimseye zulmetmedik,arkadan vurmadık, bu bizim milletçe binlerce yıllık millet ve devlet geleneğimizdir. İslam dinini kabul etmemizle birlikte "dinde zorlama yoktur" ilahi gerçeği ile bu milli haslet birleşince zaten Kuran'da geleceği işaret edilen Türk milleti yeniden farklı bir misyonla tarih sahnesine çıkmıştır. Yıllarca farklı dinlere etnik aidiyetlere yaşama var olma fırsatı sunduk.

Hiç kimseye veya millete,farklı din ve inanç mensuplarına baskı dayatma tahakküme dayanan asimilasyon uygulamadık.Şayet bunu yapsaydık bugün Osmanlının coğrafyasında Türkçe konuşuluyor sadece Müslümanlar bulunuyordu. Yıllarca devlet ve millet hayatımızı fetihlerle zenginleştiren gönüllerin Fatihlerini yetiştiren fetih toplumu Türk milleti bugün bu kadar özlenmez. Dostlara güven veren bu nezih millet hala bu kadar düşmanlık ve emperyalist saldırıların odağında olmazdı.Bizi insanlık katili fitne ile hep etnik ve dini fitne ile hep arkadan vurdular.Balkanlarda,Kafkaslarda,Yemende,Afrika'da ve dahası Anadolu'da yaşadığımız fitne hep aynı dili konuşmuş aynı ihanet nakaratını dillendirmiştir. Irkçılık fitnesi,Ermeni zulmü ile ihaneti katmerleştirmiştir. Ermeniler işgalci Rus ve haçlı batılılarla işbirliği ile tarihin ender kaydettiği zulmü yaparak akla hayale gelmedik mezalimi bu mazlum millete arkadan vurarak yaşatmışlardır.

Osmanlının son dönemlerinde yaşanan Ermeni ve Kürdistan isyanları beşinci kol faaliyeti olarak işgalcilerin maşaları tarafından insanlık dışı vahşete dönüşmüştür. Bu mazlum millet cephede savaşırken, geriden Ermeni Taşnak,Kürtçü Toybun koalisyonu işbaşına geçerek hançeri bağrımıza saplamıştır. Bu isyanların figürü bugün bize kahraman diye takdim edilen Şeyh Sait,Seyit rıza ile on binlerce vatan evladının kanını döken, PKK lideri bebek katili aynı taleplerle dünde bugünde kalleşçe arkadan vurdular. Sahi bu katillerin biri birlerinden ne farkı vardır? Bu isyancı kanlı yobazların taleplerinin aynı olması sizce çok manidar değil midir? Bu kalkışmaların hedefi Kürdistandır.Dün dersleri verildi bugün acı bir şekilde ülkeye kılavuz oldular.Katillerin heykelleri dikiliyor bugünkü temsilcileri ödüllendiriliyor.Evet arkadan vuranlar kahraman oluyor yazık! yazık ve yazık!

Sabri ŞENEL

Ümit Özdağ ‘Türk Çernobili’ diyerek faciaya karşı böyle uyarmıştı: Acil durum ilan edilmeli