Eski ATO Başkanvekili Mehmet Aypek koruması tarafından öldürüldü Eski ATO Başkanvekili Mehmet Aypek koruması tarafından öldürüldü
Ülkemizin gidişatı konusunda vicdanının sesini dinleyen aydınlar başta ülkenin her kesiminden sağduyu sesleri yükselmeye başladı işte size çok manidar bir yazı ilginizi çekeceğini umduğumuz yazıyı ve linkini veriyoruz :

Gazeteci Levent Gültekin, iktidarı bırakmamak için 70 gündür akıl almaz işler yapıldığını yazdı. Ne hükümet kurulduğunu ne de kurulmasının önünün açıldığını belirten Gültekin, Erdoğan'ın seçimle elde edemediği başkanlığı sivil darbeyle ele geçirmeye çalıştığını ifade etti.

Diken.com.tr yazarı Gazeteci Levent Gültekin bugün köşesinde çok ağır bir yazı kaleme aldı. Hükümet kurmayanların bir taraftan da kaosu yaygınlaştırarak insanların ölümü üzerinden oy hesabı yaptığını yazdı.

İşte Levent Gültekin'in yazısından bazı bölümler:

Ülkemiz bir kişinin hırsı yüzünden adım adım felakete sürükleniyor.

Önce toplumsal değerleri yerle bir ettiler. Sonra kurumları birer birer işlevsiz hale getirdiler. En sonunda yasa, kanun, teamül… hepsini hiçe sayıp çıkarlarına uyan her şeyi  bize kural olarak dayatmaya başladılar. Sözümüzü seçimde söyler, gidişatı durdururuz diye sandığa gittik. Fakat öyle kurnaz, öyle utanmaz, öyle gözü dönmüş bir halde hareket ediyorlar ki ağzımız açık izlemekten başka birşey yapamıyoruz.

İstiyorlar ki halk kaostan bıkıp onlara dönsün

70 gündür iktidarı bırakmamak için akıl almaz işler yapıyorlar. Adeta sandığı boşa çıkardılar. Seçimi işlevsiz hale getirdiler. Ne hükumet kuruyorlar ne de kurulmasının önünü açıyorlar. Bir taraftan ülkeyi oyalarken, diğer taraftan da PKK'nın desteğiyle kaosu yaygınlaştırmaya çalışıyorlar. İstiyorlar ki halk kaostan, ölümden bıkıp tekrar onlara dönsün. Bu tutumlarını ne kadar daha devam ettireceklerini de bilmiyoruz. Çünkü onların insafına kalmışız. İlk günden erken seçim istedikleri belliydi. Çocuklarımız ölürken, onlar şartların lehlerine dönmesini bekliyorlar. Ve son olarak Erdoğan  “Beğenseniz de beğenmeseniz de bu böyle” diyerek seçimle elde edemediği başkanlığı sivil darbeyle ele geçirmeye çalışıyor.

Bu kadar korkak, çaresiz, ruhsuz bir hayat süremeyiz

Yeni bir yol, yeni bir politika, yeni bir tavır belirlememiz gerek. Bu kadar korkak, bu kadar çaresiz, bu kadar ruhsuz bir hayat süremeyiz. Evimizin, yuvamızın başımıza yıkılmasını, çocuklarımızın birer birer elimizden alınmasını çaresizce izleyen bir toplum olamayız. Paramızı çalan adama hak ettiği cevabı vermediğimiz için şimdi çocuklarımız öldürülüyor. Çocuklarımız öldüğünde bunu engelleyecek bir şey yapmadığımız için şimdi bütün hayatımızı elimizden almaya çalışıyor. Ülke nefes alamayacağımız, ağız tadıyla yaşayamayacağımız bir noktaya doğru hızla ilerliyor. Bunu kabul edip sineye çekemeyiz. Burası Kürt'üyle, Türk'üyle, Alevi'siyle, Sünni'siyle, Müslüman'ıyla, gayrimüslimiyle hepimizin ülkesi. Gidecek başka yerimiz yok. Ülke elden giderken oturup izleyecek miyiz? Bize hayatı zehir edenlerin merhamete gelmesini mi bekleyeceğiz? Bu kadar mı çaresiziz? Bu kadar mı akılsızız? Bu kadar mı korkak ruhlu insanlardan oluşuyor bu ülke? Gözü dönmüş bir avuç insan 75 milyonun geleceğini çalıyor, hayatını karartıyor. Bunu engelleyecek bir aklımız yok mu?

Korkunun ecele faydası yok

Korkarak, alttan alarak, zamana yayarak başımıza geleceklerden kurtulamayız. Korkunun ecele faydası yok. Bunu hepimiz biliyoruz. Eğer Erdoğan kafasındaki sivil darbeyi gerçekleştirmek için tüm bu oyunlara devam ederse ki edecek, ortada ne ülke kalacak ne de siyaset. ‘Ya kaos ya da Erdoğan'ın tek adamlığı' politikası sürdürülmeye devam edilirse korkarım sandık kurulamaz bir aşamaya geleceğiz. O zaman zaten iş işten geçmiş olacak. Muhalefet partileri yanlış yapmadıklarında mutlu oluyoruz. Hâlbuki onlardan bu gidişatı durduracak bir strateji bekliyoruz. Ama ne yazık ki yapamıyorlar. Onları da zorlayacak, ülkesini seven herkesi işin içine katacak bir tavır belirlememiz gerek.

“Kötüler tahammül edildikçe azar”

Soma'da o acılı vatandaşa atılan tokat esasında hepimizin onuruna atılmış bir tokattı. Eğer onu kabul etmeyip o tokadı atana ağzının payını verebilseydik bugün bunları yaşamıyor olacaktık. Sadi'nin güzel bir sözü var: “Kötüler tahammül edildikçe azar.” Silahtan başka hiçbir yol bilmeyen PKK'ya da, ülkemizi, geleceğimizi, hayatımızı elimizden almaya çalışan Erdoğan'a da dur demenin bir yolunu bulmamız gerek.

Seyirci kalamayız

Korkması gerekenin barış isteyenler değil, çatışmadan beslenenler olduğunu göstermemiz gerek. İnsanlarımız ölüyor, yuvamız dağılıyor. Seyirci kalamayız. Ya haysiyetli bir tavır takınıp bir çıkış bulacağız, ya da korkak, çaresiz, sefil bir şekilde yaşayıp can verip gideceğiz. 

http://www.zaman.com.tr/gundem_levent-gultekin-ulkemiz-bir-kisinin-hirsi-yuzunden-adim-adim-felakete-surukleniyor_2311131.html

Editör: TE Bilisim