Ümit Özdağ ‘Türk Çernobili’ diyerek faciaya karşı böyle uyarmıştı: Acil durum ilan edilmeli Ümit Özdağ ‘Türk Çernobili’ diyerek faciaya karşı böyle uyarmıştı: Acil durum ilan edilmeli
 Hayvanlar aleminde bir gün seçim yapılacakmış. Hayvanlar akın akın seçim yapılacak alana doğru giderken, tilki gördüğü kümese girip öyle gideyim demiş… Meğer girdiği kümes boyacınınmış. Tam tavukları haklarken duyan sahibi tilkiyi kovalamaya başlayınca, tilki can havliyle kaçmaya çalışırken boyacı küplerininin bulunduğu bölüme girmiş. Düşe kalka, bata çıka paçayı kurtarmış, ama boyacı küplerine bata çıka allı pullu, rengarek bir hayvan olmuş. Tilkiye hiç benzemiyormuş. Geç kalarak da olsa seçim alanına yetişmiş.

Böyle allı pullu, parıl parıl yanan, renkleri göz kamaştıran hayvanı görenler gözlerini alamaz olmuşlar tilkiden. Böyle bir hayvanı hiç görmemişlermiş daha önce! Deerken seçim yapılmaya başlamış. Herkes bu allı pullu rengarenk hayvanın seçilmesini istemişler. Arslan demiş ki, ‘sakın ha kanmayın, kuyruğunu görmüyor musunuz? Bu tilkiden başka bir şey değil!’ Ancak, kimse arslana aldırmamış ve bu rengarenk hayvanı seçmişler.


Tilki seçilmiş seçilmesine ama, seçildiğine ve nasıl olduğuna kendisi de saşırmış. Ama olsun, nasılsa seçildim diye, bu mevkiyi hırsızlıkları ve kurnazlıkları için kullanmayı da ihmal etmemiş.


Gel zaman git zaman, yağan yağmur çağan güneşin etkisiyle renklerin parlaklığı sönmeye başlamış. Tüyleri uzadıkça ve bozardıkça tilkiliği her geçen gün aşikar olmaya başlamış. Gün günü bozara bozara en sonunda tilki olarak ortada kala kalmış.

Tüm hayvanlar alemi şaşırmış. Aptallıklarına inanamamışlar. Bir zamanların seçilmiş kıralı tilki, şimdi herkesin kendisinden kaçtığı dalkavuk olmuş!


Kıssadan hisse! Masalımız burada bitti. Tüyleri bozaran yoluk tilkiler, ortalıkta tozutsa da herkes onların gerçek kimliğini öğreniyor. Yoksa bu telaş onun telaşı mı?

(Alıntı: Eftal Tosun)


Editör: TE Bilisim