Türkeş'in Twitter üzerinden paylaştığı seçim değerlendirmesindeki en çok dikkat çeken ifade "MHP'yi Güneydoğu'da kökleştireceğiz, kendimizi dayatacağız" oldu.
"BEKLENENİ GERÇEKLEŞTİREMEDİK AMA..."
MHP Anadolu’da ciddi bir direnç göstermesine rağmen, İstanbul-Ankara-İzmir üçgeninde ve Güneydoğu’da bekleneni gerçekleştiremediğini kaydeden Türkeş, şöyle dedi: "Şimdiden söyleyelim: MHP önümüzdeki seçimlerde İstanbul-Ankara-İzmir üçgeninde farklı bir yöntem izleyecek, ‘çift parti’ mantığını aşacaktır Aynı şekilde; Güneydoğu bölgemizle ilgili bugüne dek hep geri çekilmeyi uygun gördük. Kışkırtma, huzursuzluk olmasın istedik. Ancak artık Güneydoğu’da MHP’yi kökleştireceğiz. Önümüzdeki günlerden itibaren MHP Güneydoğu’da demokratik siyasetine geri dönecektir. Güneydoğu’da varlık belirtecek, kendimizi dayatacağız."
"SEÇMEN, ERDOĞAN'A CUMHURBAŞKANLIĞI İÇİN OLUMSUZ SİNYAL GÖNDERDİ..."
Türkeş, seçim sonuçlarını "seçmen, Erdoğan'a Cumhurabşkanlığı için olumsuz sinyal gönderdi" şeklinde de değerlendirerek, şu ifadeleri kullandı; "Bu seçimin ‘gör’ dediği bir başka unsur ise seçmenin Erdoğan’a Cumhurbaşkanlığı seçimleri için yolladığı olumsuz sinyaldir. Erdoğan figürü etrafında yapılan seçim propagandası nihayetinde AKP 5 puana yakın bir kayıp yaşamıştır.AKP’nin yaşadığı 5 puanlık düşüş evvela Erdoğan’ın kişisel kaybı şeklinde algılanmalıdır. İki turlu Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın ilk turda 50+1 alması mümkün görünmemektedir."
"MHP'NİN KÖŞK ADAYINI GÖRMEDEN..."
Türkeş, MHP'nin yeni süreçte ‘Ya Gül, ya Erdoğan’ ikilemini silecek bir Köşk Adayı üzerinde çalıştığını da belirterek, "MHP Köşk adayını çıkarmadan kimse hesabını yapmamalıdır – yapamayacaktır. Devlet sorumluluğu olan, her kesime eşit mesafede konumlanacak,değerlerimizi muhafaza edecek bir devlet insanı MHP’nin Köşk adayı olacaktır" dedi.
"HİÇBİR SANIK SANDIKTA AKLANMAZ.."
Başbakan Erdoğan'ın, seçimlerde ilk sonuçların açıklanmasının ardından partisinin genel merkezinde yaptığı balkon konuşmasına da değinen Türkeş, "Erdoğan’ın ‘Balkon’ konuşmasına aile fertleriyle çıkarken parti kurmaylarını ve yöneticilerini dışlaması bir demokrasi ayıbıdır. Anlaşılan odur ki Erdoğan seçimleri bir ‘halk mahkemesi’ zannetmiş ve bazı sanıkların aklanmalarına vesile görmüştür. Hiçbir sanık sandıkla aklanmaz – aklanamaz. Demokrasilerde bu anlamda yetkili organ yargıdır, mahkemelerdir" dedi.
Türkeş, seçimlerle ilgili şaibelerin de acilen aydınlatılması çağrısında bulunda,seçim sırasında meydana gelen şiddet olaylarını da kınadı.
"MEDYA DOLAYLI BOYKOT ÇAĞRISI YAPTI..."
Açıklamasında medyanın MHP'ye karşı tutumunu da eleştiren Türkeş, "Partimiz, kampanya süreci esnasında birçok engelle ve engellemeyle mücadele etmek durumunda kalmıştır.Özellikle İstanbul-Ankara-İzmir üçlüsünde medyanın ‘çift parti’ dayatması ve adaylarımıza karartma uygulaması etkili olmuştur.Korkutma taktikleriyle bu üç büyük şehirde seçmenler iki seçenek arasında bir tercih yapmaya sevk edilmiştir.Dolayısıyla medyanın MHP aleyhine dolaylı yoldan bir ‘boykot’ çağrısı yapmasından bahsedebiliriz" dedi.
