Gümüşhane ekibiyle 30 saat sonra gelen mutluluk Gümüşhane ekibiyle 30 saat sonra gelen mutluluk
26 AĞUSTOS 1071 MALAZGİRT ZAFERİNİN 945. VE 26 AĞUSTOS 1922 BÜYÜK TAARRUZUN 94. YILDÖNÜMÜ YÜCE TÜRK MILLETINE KUTLU OLSUN
İç ve dış güvenliğimizin tehdit ve tehlikede olduğu, Türk düşmanı süper güçlerin güdümündeki terör örgütlerinin her gün ülkemizin doğu ve güneydogusunda yaptıkları eylemlerle çok sayıda güvenlik elemanımızı şehit ettiği ve yaralayadığı acılı ve üzüntülü günleri yaşıyoruz.
Bin yıllık Haçlı zihniyetinin günümüzdeki tezahürleri olan bu eylemlerin tek amacı, Türk milletine ve devletine diz çökerterek 100 önce hazırladıkları Sevr anlaşmasında öngörülen parçalanmış Türkiye'yi hayata geçirmektir. Bunun için yapılması gereken, Türk milletinin birlik ve beraberliğini bozarak iç savaş çıkarmak, milletin devlete karşı güvenini zayıflatmak ve böylece özgüvenini kaybeden devlete kendisine dayatılan şartları kabul ettirmektir.
Fakat Batılı süper güçlerin masa başında yaptığı hesaplar bir türlü tutmamaktadır. Çünkü Sultan Alparslan'ın 1071'de vatan yaptığı bu toprakları, 1922'de düşman işgalinden kurtararak yeniden vatan yapan Gazi Mustafa Kemal'in kurduğu Türkiye Cumhuriyeti milli devleti, Türk milleti tarafından benimsenmiştir.
Bin yıldır Anadolu coğrafyasında yasayan değişik etnik kökenlerden gelen vatandaşlarımız Türk kültürü etrafında bütünleşerek tek millet haline gelmiştir.
Atatürk'ün milli devlet projesi tutmuş, PKK'nın 30 yılı aşkın süredir yürüttüğü bölücü terör milletimizi bölememiş ve bu da Batılı süper güçlerin hesabını bozmuştur. 15 Temmuz'da milletimizin vatan ve demokrasi yolunda canını hiçe sayarak ortaya koyduğu birlik ve beraberlik tablosu düşmanlarımızın bütün hesaplarını altüst etmiştir.
Bunun üzerine hesaplar Türkiye'yi dışardan kuşatma konusunda yoğunlaşmıştır. Hükümetimiz sona ulaşmak üzere olan bu kuşatmayı yarmak üzere Suriye sınırımızdaki Cerablus'ta muhalif güçleri destekleyerek yerinde bir hamlede bulunmuştur. Böylece geçmişte dış politikada yapılan büyük yanlışlardan kısmen de olsa dönüş yoluna girilmiştir.
Işte 26 Ağustos Malazgirt Zaferini ve Büyük Taarruzu böyle bir ortamda kutluyoruz. Ama şuna inaniyoruz ki, bu milletin mayası sağlamdir, muhtaç olduğu güç damarlarındaki asil kanda mevcuttur. Milli bekamızın söz konusu bugünlerde bundan 100 yıl önce olduğu gibi düşmanlarımıza sesleniyoruz: Ya istiklal, ya ölüm! Allah bu vatan için kan ve can veren şehit ve gazilerimizin ruhları şad, mekanları cennet olsun. Bu vatan dün Türktü, bugün Türktür ve yarın da Türk olarak kalacaktır.
Malazgirt ve Büyük Taarruz Zaferlerimiz Türk milletine kutlu olsun.

Sakin ÖNER




Editör: TE Bilisim