Twitter, Facebook Ve Mutsuz Yüzler

Twitter, facebook gibi sosyal paylaşım sitelerini belli amaçlar için araç olarak kullanıyoruz.
Fakat bu sitelerin kullanımında dikkat etmemiz gereken hususlar var.
Aksi takdirde karakter bozukluklarına yol açan, aile içi iletişim sıkıntıları çıkaran bir portal haline gelebilir.

Öncelikle, ve en önemlisi, facebook, twitter, instagram benzeri bir çok sitedeki ortak bir özellik: "beğen" tuşu.
Fotoğraf, ve gönderilerin altında gördüğümüz bu tuş sayesinde, arkadaşlar, ya da takipçiler birbirlerinin söylediklerinden hoşlandıklarını, aynı fikirde olduklarını, ya da fotoğraf ise ilgi duyduklarını belirtiyorlar.
Buraya kadar her şey normal gidiyor.
Bir şeyin hoşumuza gitmesi, ya da onun hakkında pozitif-negatif yorum yapmamız, real dünyada yapılan anl
ık aksiyonlardır.
Dikkat etmemiz gereken nokta şudur;
Bu gibi portallarda bir gönderinin beğenildiğini, veyahutta retweetlendiğini bir çok kez görüyoruz, ve ekranımızdan tekrar tekrar kaç beğeni, retweet, ya da favori aldığımızı görebiliyoruz.
Yani bizi mutlu eden bir olaya, somut bir şekilde, elimizde tutar gibi bir daha ve bir daha bakabiliyoruz. Bu da insanın içindeki kendini beğenme duygularını harekete geçiriyor. Bir zamandan sonra, beğeni sayılarına tatmin için bakmaya yol açıyor.
Tıpkı ünlü efsanede Narcissus'un göldeki kendi yansımasına saatlerce bakması gibi.
Bu kendini beğenme duygusu, bir zamandan sonra bireyi yalnızlaştırıyor, ve ailesinden ve etrafındakilerden bile uzaklaştırmaya başlıyor.
Yalnızlıkla savaşan, ve ailesinden uzaklaşan kişiler, bu portallarda kendilerine çiftler buluyorlar, ve onlara sunulduğu gibi, suni bir dünyada gayrimeşru ilişkilere giriyorlar.
Böylece, bu siteler toplumun çekirdeği diye tabir ettiğimiz aile için bir zehir haline geliyor 
Fikrimce, bu siteleri ne için ve nasıl kullandığımızı kendimize sormamız, ve amacımızı, ve niyetimizi sık sık revize etmemiz gerek.
Aksi takdirde, her gün biraz silinip, ertesi gün geri gelen bir leke gibi olacak. 
Karar bize, ve irademize ait..