Onbin yıl öncesinin TANRISAL DÜŞÜNME DÖNEMİ'nin KİŞİCİLİK düşünüşü; yani, liderleri, mevkî ve mâkam sahibi kişileri yücelten, kutsayan düşünme biçimi ile günümüz problemleri çözülemez, çözülemiyor da nitekim.
Bu düşünme yapısına sahip insanlar; çağın düşünme ürünü olan DEMOKRASİ KÜLTÜRÜ'nün yerleşmesinin, kurum ve kurallarının uygulanmasının önünde engel teşkil ederler.
Dolayısıyla; İnsan hak ve özgürlüklerinin; örneğin özgür düşünmenin, ifade ve basın özgürlüğünün gelişmesinin ve olgunlaşmasının da önündeki engel olurlar.
Bu nedenlerle; çağımızın düşünme yöntemi olan, AKILCI ve BİLİMSEL DÜŞÜNME ( yani sorgulayan, eleştiren, objektif bakış açısına sahip, liderleri, kişileri kutsamayan, bilimsel verilerle olgu ve olayları analiz edebilen ) YÖNTEMİYLE DÜŞÜNMEK VE ZİHİNSEL DÖNÜŞÜMÜ SAĞLAMAK ZORUNDAYIZ.
AKSİ HALDE; BİR YÜZYIL DAHA, AYNI PROBLEMLERİ KONUŞMAYA, ŞİKÂYET ETMEYE VE KENDİ KENDİMİZE AĞLAŞMAYA DEVAM EDER DURURUZ...!
Reyhan DEMİREL
Editör: TE Bilisim