7 Haziran seçimlerinden önce miting meydanlarından "400 milletvekilini verin ve bu iş huzur içinde çözülsün." diye sesleniyordu. Türkiye yine bir erken seçime gidiyor ve yine çıktı televizyonlara "Eğer 400 milletvekilini alabilecek veya Anayasa'yı inşa edecek sayıyı bir siyasi parti yakalamış olsaydı, durum bugün çok daha farklı olurdu." dedi. İlkinde tehdit, ikinci cümle de 'Türkiye'deki huzursuzluğun kaynağı 400 vekil vermemekten kaynaklanıyor' ifadesi vardır. Oysa 400 vekil meselesi ne Türk milletinin menfaatini ilgilendiriyor, ne de Türk milletinin güvenliğiyle alakalı bir durum. 400 vekil sadece Recep Tayyip Erdoğan'ın kendini ve ailesini kurtarma adına istediği Başkanlık hayalidir.
PKK terör örgütüne her türlü taviz AKP'nin 400 milletvekili olmadığı için mi verildi? 3 Kasım 2002 tarihinden itibaren bu ülkeyi tek başına iktidar olarak yöneten AKP değil mi? 400 milletvekiliniz yokken PKK Açılımları yaparken nasıl yapıyordunuz? Şimdi PKK'ya karşı sözde mücadele için nasıl 400 milletvekili istiyorsunuz?
Hadi, 7 Haziran seçim sonucuna göre tek başına iktidarı kaybettiniz diyelim, fakat o günden bugüne kadar ülkeyi her alanda yine tek başına iktidar olarak yöneten siz değil misiniz?
PKK terör örgütünün 7 Haziran seçimlerinin sonrası daha çok kudurmasının sebebi 400 milletvekilinizin olmaması değil, PKK'ya verdiğiniz tavizler ve o tavizlerin yanında verdiğiniz sözlerdir.
AKP'ye verin 400 milletvekilini ilk yapılacak teröristbaşı Öcalan'ın serbest bırakılması ve sözde Kürdistan'ın kurulması olacaktır. AKP bir partiden ziyade küresel projelerin taşeronudur. Meseleye bu gözle bakmak lazımdır.
Recep Tayyip Erdoğan'ın terör olaylarını değerlendirirken söylediği "400 milletvekili olsaydı durum daha farklı olurdu" sözünü canlı yayında tüm dünya duymuştur. Buna rağmen AKP'liler bu sözün kendilerine nasıl darbe olacağını çok iyi bildikleri için herkesin duyduğunu inkâr etme yoluna gitmişlerdir. Bazı embesillerde Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerini haber yaptı diye Hürriyet gazetesini basmaya gitmişlerdir. Söz sıkıntılı ise söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yok söz güzelse sözü haber yapana saldırmak neyin nesidir? Gerçi bunlarda akıl aramak gibi bir hataya düşmemek lazımdır.
Hürriyet gazetesini basan embesiller, hem "400 vekil olsaydı böyle olmazdı" haberine tepki gösteriyor, hem de Hürriyet gazetesinin önünde "Erdoğan seni başkan yaptıracağız" sloganları atıyor. Allah akıl, fikir versin…
Hadi "400 milletvekili olayını" bizler yanlış anladık. O an kördük, sağırdık. Ya Recep Tayyip Erdoğan şehit babalarına hakaretine ne diyeceksiniz?
Evladını kaybetmiş, yüreği yanan ve kendisine tepki gösteren şehit babalarına "Bu babalar da var ama böyle karakteri bozuk olanlar da var." Sözüne ne kılıf bulacaksınız? 
Para için şerefini yitirmiş Aktroller hadi buna da bir izah bulunda görelim…
Recep Tayyip Erdoğan'ın "400 vekil olsaydı böyle olmazdı" ve şehit babalarına "karakteri bozuk" demesine sağduyulu AKP'liler bile isyan etmektedir. AKP'ye bu darbeyi başka kimse vuramazdı. Recep Tayyip Erdoğan öyle bir darbe vurdu ki, AKP afalladı hala kendine gelemiyor. Zaten Ahmet Davutoğlu'nun dünyadan haberi yok, Dağlıca'da askere saldırı oluyor,sayısı açıklanamayan şehitler var, o milli maçta etrafına gülücükler saçıyor. Yazıyı kaleme aldığım şu saate kadar, hala Dağlıca'daki şehit sayısı dahi belirlenememişti. Aradan tam 1 gün geçmesine rağmen…
Türkiye işte bunlar tarafından yönetiliyor maalesef…
Ey Recep Tayyip Erdoğan, sana huzur içinde(!) 400 milletvekili versek ne olacak, vermesek ne olacak? İmalı imalı konuşma. Çık açıkça bu millete anlat…