Alıştık,alışkanlıkların en kötüsüne hem de...Elimizi kaldırıp sallamak bile güç gelir oldu tenimize,güle güle demekten bile aciz kaldık,oysa nezih insanlardık,gidene bile güle güle denmeliydi...sormayı unuttuk halimizi,o sevdiklerimiz dediklerimiz varya hani işte onların hallerini,üşendik herşeyden,hiçbirşey kalıbına soktuk ruhumuzu herşeyken...Sonra sığındık bahanelerin yerkabuğuna,hem de o bizi hiç saklayamamışken...Biz yine de saklandık diplerine anlam veremediklerimizin,anlamak zor geldi en kolay harfi,heceyi,cümleyi bile..Bir kere olsun "Seni Seviyorum" diyemedik en denilmesi gereken zamanda bile ki her zamandı o söylenmesi gereken zamanlar..Sevmeliydik inadına hiçbirşey olmamışçasına,herşeyde onu sevmeliydik,her şekilde onu sevmeliydik,onu "o" hapsine tıkmadan hem de...

Öyle ya hazır gelmişti hayat bize,ruhumuz hazır verilmişti,bedenimiz hazırdı ve hazırdı yeryüzü yaşanacaklara,hazırdı gökyüzü bereketini yeryüzüne sunmaya...Hazırdı,hazırlanmak bile,annemiz hazırdı,babamız hazır,sevdiklerimiz hazırdı yüreğimizde,biz hiç hazırlamamıştık ki hiçbirşeyi,herşey hazır verilmişti bize...Sonra hiçte hazır değilmişiz hazırlanıp bize verilene,hazır olana hazırlıklı değilmişiz bir de...Hazırdı alfabemiz,yazacaklarımız hazırdı,söyleyeceklermizde,ancak biz hazır değildik ki hazırlanmışları öğütmek için gönülde...Bütün hazırlanmışlar eritilip hazırlanmak içindi oysa ki dünde...Dün öğütemedik ki sindirelim bu günde...Boşverin bu anlamsız sözleri,biz hazır yiyelim yine de....

YAKUP PASLI