POLİTİKA

MHP'li Akçay: Demokrasi ve parlamenter sistem uçurumdan döndü



7 Haziran’da seçmenin "one minute" dediğini aktaran Akçay, “Hatta şunu iki defa demiştir; birincisi, tabii bu seçimde öncelikle Recep Tayip Erdoğan’a ‘one minute’ demiştir. İkincisi ise AKP iktidarına ‘one minute’ demiştir. Bundan sonra parlamento daha etkili ve aktif hale gelecektir, çünkü üç dönem aşırı bir iktidar çoğunluğuna dayanarak, ‘Ben istediğimi yaparım, dediğim dedik çaldığım düdük’ diyen bir iktidarın artık her şeyi dilediği gibi yapamayacağı, mutlaka bir uzlaşma kültürü, uzlaşma geleneği içerisinde yürütülmesi mecburiyeti vardır. Bu da doğru bir şeydir. Zaten 13 yıllık AKP iktidarı, ülkeyi istikrarsızlığa sürükledi ve istikrarsızlığı da istikrar gibi yutturmaya çalıştı. Zaten istikrar uzlaşmadadır, çoğulcu parlamenter yapıdadır. Artık her istediklerini yapamayacaklar. Şimdi komisyonlarda, kanun tekliflerinde, düşünebiliyor musunuz bir Cumhurbaşkanı, mart ayında hatırlayın, ‘Haftaya İç Güvenlik Yasası'nı salı günü getiriyoruz.’ diyor. Cumhurbaşkanı'nın kanun teklif etmeye yetkisi yok ki. Şimdi buna göre bir durum şekillenecek. Elbette Türkiye hükümetsiz kalmayacaktır. Mutlaka müzakereler yapılmak suretiyle karar verilecektir ama biz MHP olarak, dikkat ederseniz belli ilkeler üzerinde duruyoruz. İlkeler üzerinde tartışılırsa daha iyi yol alınacağını düşünüyoruz.” dedi.

Demokrasiyi, kurumları ve kurallarıyla bütün partiler olarak ortaya koymaları gerektiğinin altını çizen Akçay, “Türkiye’yi kurumlarıyla, kurallarıyla çalışan bir demokratik hukuk sistemine oturtmak lazımdır, çünkü Türkiye’de bu kurum ve kurallar raydan çıkmıştır. İkincisi, Türkiye’yi şahsi ve keyfi bir yönetimden kurtarmak gerekmektedir. Öncelikle bu maddelerde bütün partilerin hemfikir olması gerekiyor. Biz MHP olarak sürekli bunu ortaya koyuyoruz. Ondan sonra da elbette Türkiye’de bir hükümet kurulacaktır. MHP ilkeli, tutarlı, sorumlu, sorun çözen ve çözüm üreten bir parti olarak çalışmalarına devam edecektir. 'Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben gelir' anlayışına sahibiz. Bizim ilkelerimiz de belli. Ülkemiz bir taraftan yıllardır yolsuzluk hadiseleri ile çalkalanıyor. Bunlar yokmuş gibi mi davranacağız? Terör örgütü ile çözüm süreci adı altında bir sürü pazarlık yapıldı. Bunları yok mu farzedeceğiz? Türkiye, geleceğe yeni ve emin adımlarla ilerlemek zorunda. Bunun da yolu anayasal düzeni yerli yerine oturtmaktan geçiyor. Türkiye, hiç kimsenin babasının çiftliği değildir. Vatandaş bunu açıkça ortaya koydu.” diye konuştu.