Sosyoloji dünyasının acı kaybı: Orhan Türkdoğan Hakk'a yürüdü Sosyoloji dünyasının acı kaybı: Orhan Türkdoğan Hakk'a yürüdü
Bir Mümin kardeşine âit hoş olmayan bir şey duyarsan, onun için birden yetmişe kadar mâzeret kapısı araştır. 

Bulamazsan; 
"Belki benim anlamadığım bir mâzereti vardır." De, 
Sonra da meseleyi kapat..
__//İmam Câfer-i Sadık

"Sana dünyanın en gürültücü adamını haber vereyim mi? 
Sözü alçak olduğu halde,
sesini yükseltir o? 
İçi boş sözleriyle her boşluğu doldurur. Dedikleri bir tutamcık anlamın elinden bile tutmazken, ipini koparmış boğa gibi sesiyle her duvarı yıkar, her kulağa rasgele toslar. Sese dökülmeyi hak edecek en ufak bir değeri yokken, başka her sesi bastırıp üste çıkan lakırdılar yuvarlanır ağzından. Hiç fayda vaat etmeyen arsız otlar gibi girer araya sözleriyle. 
Meyveye duracak hayırlı fısıltıların tohumlarını itiverir toprağından. 
İçinde baharlar barındıran samimi hitap çiçeklerine gün yüzü göstermemecesine abanır uğursuz gölgesiyle. 
Haklı olan tüm sesleri silercesine yürür yeryüzünde. Haksızlığını yüceltir, yükseltir. Küstah bir heykel gibi ayakları altında ezmeye yeltenir diri sözleri. 
Ellerini kırar savunma için uzatılan her cümlenin. İki yakasını dağıtır hakkı hatırlatmak için açılan itiraz parantezlerinin. 

_Gürültüdür işte. 
Gürültü anlamsızdır. Birisinin hatasını onu hiç ilgilendirmeyenlere, hatasını düzeltme niyeti olmayanlara duyurmak da öyle.
_Gürültü faydasızdır. 
Kişinin hatasını yüzüne söylemekten kaçınıp ardından söylemek de öyle. Faydası yok kimseye. Ne konuşana, ne konuşanı dinleyene, ne de hakkında konuşulana. 
_Gürültü haksızdır. 
Orada olmadığı için susanın sırf susmasını fırsat bilerek konuşmak da öyle. Konuşması gerekenin konuşamamasını fırsat bilir. 
Ezer, susturur çığlığını. 
_Gürültü insafsızdır. 
Kendini savunacak dili olmayanın, itiraz için ses çıkaramayacak olanın suçlanması da öyle. 
_Gürültü zulümdür. 
Ortamda olmadığı için sesini çıkaramayanın, sözünü duyuramayanın aleyhinde sesini yükseltmek de öyle. Başka sesleri güzel de olsa duyurmaz. Başka sözleri haklı da olsa işittirmez.
_Gürültü işgalcidir. 
Başka seslere izin vermez. Başka sözlere yer vermez. Hakkında konuşulanın suskunluğu yüzünden konuşanın ses etmesi de öyle.
_Gürültü kaba sabadır. 
Bir kişinin gıyabında hatalarını sayıp döken, kime ne kadar anlatacağını, kimlerin yanında susup kimlerin yanında konuşacağını bilmeyen de öyle. Susacağı yeri bilmez. Ortaya çıkışı zamansız; yükselip alçalması yersizdir. Kimler hakkında konuşulup kimler hakkında konuşulamayacağı konusunda ölçüsü yoktur. 
_Gürültü orantısız ve dengesizdir. Dinlemeni hak etmediği halde dinlemeni isteyen de öyle. Kulak verecek kıymette olmadığı halde, teklifsiz kulağına gelen sesler de öyle. Sözü alçaktır, sesi yüksektir.
_Gürültü, eşek sesi gibidir. 
Duyulmaya en az değen odur ama en çok o duyulur.
Bak işte, "seslerin en çirkini eşek sesidir." diye can kulağımıza fısıldıyor Rabb-i Rahimimiz. (Bk. Lokman Sûresi). Çünkü içeriksiz olduğu halde her yeri doldurur. Bir şey söylemeye niyetli olmadığı halde her kulağa yetişir.
İçi alçak olduğu halde sesi yükseltilen her söz "eşek sesi" hükmündedir. Hak ettiğinden fazla sesi olan her söz, bir tür ‘anırma’ yerine geçer.

_Gürültücüdür her gıybetçi.
Dahası, "seslerin en çirkini"ni insan ağzıyla icra etmektedir.
Eşekten eşek sesi çıkarması beklenir; bunun için ayıplanmaz hiçbir eşek."

Asıl ayıp insanın insana yakışır ses çıkarmamasıdır.

Allah'ım! 
Kalbimi kinden ve küfürden. dilimi çirkin ve kötü sözden, gözümü hain ve haram bakıştan, kulağımı gıybet dinlemekten muhafaza eyle!
Rabbim! 
Sensin Rahîm, bize merhamet eyle! Sensin Kerîm, bize kerem eyle! 
Sensin Gafûr, bizi mağfiret eyle! Sensin Azîz, bizi aziz eyle!
Rabb'im! 
Mü'minlere karşı kalbime nefret yerine şefkati, kin yerine merhameti, husumet yerine muhabbeti, gıybet yerine duayı yerleştir
Rabbim! 
Hakka ve hakikate âşık eyle! Hakkı ve hakikati idrak ettir! 
Hep Hakkı söylet, hakikati konuştur! Haktan ve hakikatten ayırma!

Alıntı

Editör: TE Bilisim