Bütün tarihçilerin ve araştırmacıların Yahudi asıllı olduğu üzerinde fikir birliğine vardıkları Barzani'nin, AKP tarafından neden bu kadar itibar gördüğü sorusuna kimse makul ve mantıklı bir cevap veremiyor. Ülke meselelerine biraz kafa yoran, dış politikayı biraz takip eden, özellikle Ortadoğu bölgesindeki gelişmeleri yakından izleyen herkes bu sorunun cevabını net olarak biliyor. Ancak, öyle bir korku düzeni kurdular ve medya üzerinde öyle bir baskı oluşturdular ki, kimse gerçekleri yazamıyor. Etrafından dolanıyor, imalarda bulunuyor, ama bir türlü işin özüne inemiyor.
 
 MEDYAYI BUNUN İÇİN KONTROLE ALDILAR
          AKP'nin medyayı haram havuzları kurarak satın almasının da, baskı ve zulmün bu kadar ileri boyutlar taşınmasında da temel sebebi gerçekleri Türk milletinden saklamak, yalanı doğru, yanlışı gerçek, haramı helal diye yutturmaktır. Bunda da çok başarılı olduklarını, ibretle izliyoruz. Yüzde 49 oy alarak tekrar iktidar olmalarının temel sebebi budur. Dünyanın neresinde olursa olsun, bu kadar yalan, talan ve ihanete rağmen ayakta kalabilen bir iktidar ne görülmüştür, ne görülecektir. Onun için "Türkiye'de gerçek bir medya olsa, bırakın araştırmayı, soruşturmayı sadece yaşanan gerçekleri yazabilse, emin olun bu AKP denen menfaat ortaklığı 3 ayda darmadağın olur. Bu şartlarda iktidar oluyorlar, ama o iktidarın ne kendilerine ne de millete bir hayrı dokunmadığı gibi, tarihin en büyük kayıplarını yaşıyoruz.
                                          
  BU İTİBAR NEDEN?
          Barzani'nin kendi bölgesindeki durumunu dünkü yazımızda incelemiştik. Görev süresi bitmiş, tekrar seçilmesi neredeyse imkansız hale gelmiş, hakkında çok büyük yolsuzluk iddiaları olan birinden söz ediyoruz. Menfaat paylaşımına bağlı olarak Kuzey Irak'da büyük bir gerilim var ve her an büyük bir çatışmaya dönmesi kuvvetle muhtemeldir. Unutmamak gerekir ki, Barzani'den AKP'nin sözcüleri de, "Postal yalayıcısı" diye söz ediyorlardı. Böyle olduğu halde AKP bu adama neden bu kadar itibar ediyor? Ankara'daki karşılanışı ve ziyaretleri kelimenin tam anlamıyla bir devlet başkanı seviyesindeydi. Nitekim yapılan açıklamalarda da hep övgüye layık görüldü. Dönüşünde de Türkiye ile her konuda anlaştıklarını ilan etti. Benzer açıklamalar AKP tarafından da geldi.
 
AKP BULUNMAZ NİMET!
        Irak Merkezi Hükümeti, Irak gönderilen MİT Müsteşarı ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarına, "Türkiye'nin Musul'daki askeri varlığından dolayı yaşanan krizin çözülmesinin, Türk güçlerinin tamamen Irak topraklarından çekilmesine bağlıdır" cevabı verdi. Buna rağmen sayın Cumhurbaşkanı, Musul'daki Türk askerlerin muharip güçler olmadığını ve Irak merkezi yönetiminin talebi ile orada bulunduklarını ifade ederek, "Askerlerimizin eğitim verdikleri peşmerge sayısına göre bu sayı çoğaltılır veya azaltılır. Bunu geri çekmek gibi bir şey şu anda söz konusu değil" dedi. Barzani'yi son derece memnun eden bu açıklamalara bir de Kürdistan bayrağı eklendi. Nitekim Barzani, HDP milletvekillerine AKP'nin kendileri ve hayalleri için nasıl bulunmaz bir nimet olduğunu, "eskiden hiçbir şeyimiz yoktu ama şu anda protokolde Kürdistan bayrağını koyabiliyoruz" sözleriyle anlattı.
 
EĞİTİLEN PEŞMERGE NE YAPIYOR?
          Yapılan açıklamalar çok dikkat çekicidir. Askerlerimizin Başika'da Peşmergeye eğitim verdikleri söyleniyor. Peki, o eğitilen peşmergeler ne yapıyor? IŞİD'la mücadelede görev alıyorlarsa, Irak Merkezi Hükümeti niye bundan rahatsız oluyor? Herkes görüyor ve biliyor ki, bu Peşmergeler Türkmen şehirlerini yakıp yıkarak, bölgedeki Türk varlığını ortadan kaldırıyor. Bu da yetmiyor, her ne kadar aralarında ciddi husumet olduğu bilinse de PKK'ya ve PYD'ye yardım ve yataklık yapıyor. Bununla da bitmiyor, Barzani'nin artık hiçbir temele dayanmayan başkanlığını ve Irak'da bağımsız bir Kürdistan hayallerini ayakta tutuyor.Ve çok daha önemlisi Kuzey Irak'daki gelişmeler ve Barzani'nin kat ettiği aşama, içerideki hainler için de emsal teşkil ediyor ve cüretlerini daha da arttırıyor.
 
 SEBEP EKONOMİK
          Bütün yollar aynı yere çıkıyor. AKP, işte bu Barzani'yi Kuzey Irak'ın başında tutmak ve kurduğu düzeni sürdürebilmesi için her imkanı sonuna kadar seferber etmiş durumdadır. Siyasi gelişmeler ve ülke çıkarları açısından bu seferberliğin makul ve mantıklı bir izahı yapılamadığı gibi, ağır bedeller ödemek zorunda kaldığımız sonuçlarıyla birlikte ortadadır.Bir de meselenin ekonomik boyutu var ki,  bu ilginin ve sevginin asıl sebebini burada aramak gerekiyor. Malum biz artık resmi olarak Irak'dan değil, Barzani'den petrol alıyoruz. Buraya kadar olanı biliyoruz. Ancak, Barzani'nin petrolü nereden aldığı konusuna gelince iş karışıyor. Ne olduğunu, nasıl olduğunu bütün dünya görüyor, biliyor, yazıyor ve söylüyor, ama sadece Türk milleti bilmiyor. Nitekim Barzani'nin kendi bölgesinde artık istenmemesinin ve arkasındaki desteği büyük ölçüde kaybetmesinin sebebi, hakkındaki ağır iddialardır.
 
TAKDİR SİZİN
Buraya kadar yazdıklarımızın hiç birisi bizim tespitimiz değil. Yapılan açıklamalar ve basına yansıyan gelişmeler üzerinden pazılın parçalarını birleştirdik. Ortaya böyle bir fotoğraf çıktı. Gelişmeleri yakından takip edenler çok daha ileri şeyler söylüyorlar ki, duyup da inanmadıklarımız, "bu kadar da olmaz" dediklerimiz var. Kesin olan, AKP'nin siciline uygun, çok karmaşık bir yapının oluşturulduğudur. AKP'nin her ne şekilde olursa olsun, bu Barzani'yi neden ayakta tutmaya çalıştığını, bu kadar çok sevdiğini ve Özel Kuvvetleri denetletecek kadar ileri gittiğini de okuyucularımın takdirlerine bırakıyorum.