GÜNDEM

EMRE KAYİŞ’İN İLK FİLMİ “ANADOLU LEOPARI”, DÜNYA PRÖMİYERİNİ YAPTIĞI 46. TORONTO ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ’NDEN FIPRESCI ÖDÜLÜYLE DÖNDÜ!

EMRE KAYİŞ’İN İLK FİLMİ “ANADOLU LEOPARI”, DÜNYA PRÖMİYERİNİ YAPTIĞI 46. TORONTO ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ’NDEN FIPRESCI ÖDÜLÜYLE DÖNDÜ!





“ANADOLU LEOPARI”

OYUNCULAR
Uğur Polat
İpek Türktan
Tansu Biçer
Ege Aydan
Seyithan Özdemir
Osman Alkaş
Nuri Gökaşan

Yazan ve Yöneten : Emre Kayiş
Yapımcı : Olena Yershova Yıldız (TatoFilm, Türkiye)
Yetkili Yapımcı : Büke Akşehirli
Ortak Yapımcılar : Kanat Doğramacı (Asteros Film, Türkiye)

Maria Blicharska (Donten & Lacroix Films, Polonya)
Tanja Georgieva (Elemag Pictures, Almanya)
Jon Hammer (Adomeit Film, Danimarka)

Görüntü Yönetmeni : Nick Cooke
Kurgu : Ricardo Saraiva
Ses : Tobias Adam, Michael Kaczmarek
Yapım Tasarımı : Billur Turan
Kostüm Tasarımı : Öykü Ersoy
Cast : Nimet Atasoy
Görsel Efektler : Shehan Andrew W. Bandara



“ANADOLU LEOPARI”Yönetmen Görüşü:
Filme ismini de veren Anadolu leoparını bir metafor olarak seçmemdeki temel sebep,
soyu tükenmekte olan ve yalnızca Anadolu'da yaşayan bu canlının hüzünlü kaderinden
hareketle onunla yazgı birliği içinde olan, zamanın ruhu altında ezilmiş, mağlup olmuş,
bir başka zamana ait insanların duygu dünyasını işlemeyi arzuluyor olmamdı.
Bu sebeple hikâyenin yerleşeceği mekân için doğup büyüdüğüm ve ruhunu yakından
tanıdığım Ankara'yı seçtim. Zira Ankara, olanca vakurluğuyla kendisine sığınan yorgun
ruhları kollayan, tüm eksiklik ve eziklikleri şefkatle sarıp sarmalayan, Tanpınar'ın
deyimiyle dasitani ve muharip bir şehirdir. Hikâyenin hassasiyet, hüzün ve kara mizah
ile dolu olan ruh halinin doğal mekânı haline gelmektedir.
Film iki karakter etrafında gelişiyor. Yaşadığı parlak günlerin ardından herkesin
kurtulmak için uğraştığı bir fazlalığa dönüşen yaşlı Anadolu leoparıyla benzer bir kaderi
paylaşan; zamanın ruhu içinde zayıf düşmüş ancak ona beklenmedik bir eylemle
direnecek olan hayvanat bahçesi müdürü Fikret ve yıllardır aynı bahçede memur olarak
çalışmakta olan Gamze.
Benim için atmosferinin içine işleyen nostalji duygusuyla Anadolu Leoparı, pek çok
açıdan oldukça melankolik bir film olarak nitelenebilirse de, filmin tümünde yapıntı
olmasından imtina ettiğim, kişisel bir mizah tonu kullanmaya gayret ederek, orijinal ve
evrensel bir perspektif ortaya koymaya çalıştım. Yine filmin bütününde gösterici
olmaktan uzak, duru bir görsel dil oluşturmaya çalıştım. Bu sayede izleyiciye anlattığım
hikâyenin, gösterdiğim dünyanın dışında çok daha büyük ve karmaşık bir gerçekliği
işaret edebileceğime inanıyorum.

Emre Kayiş