GÜNDEM

HAYALLERİMİZİ BİLE KATLETTİNİZ ALÇAKLAR..!!! Rubil GÖKDEMİR

Yazarımız Rubil Gökdemir, darbe girişimi yapan alçakların uzun yıllar kavgasını verdiğimiz ne yüce değerlerimizi ve kutsal amaçlarımızı sabote ettiğini anlattı. Darbe girişiminde bulunan bu fesat grubunun, ardında bıraktığı sözde itirafçılarla hala saldırı planını yürüttüklerini ve tüm bunlara rağmen ümidimizi yitirmememiz gerektiğine değindi. Rubil Gökdemir'in lirik ifadelerle kaleme aldığı yazısı aşağıdadır.

HAYALLERİMİZİ BİLE KATLETTİNİZ ALÇAKLAR..!!! Rubil GÖKDEMİR

ALÇAKLAR;

Tam bir ay önce ses duvarını aşan uçaklarla, milletin üzerine sürdüğünüz tanklarla devletin bekası ve milletin birliğine kast etmeniz yanında, hayallerimize de kastettiniz.

Bu aziz Milletin yardımseverliği ve alicenaplığı ile inşa ettiğiniz hain imparatorluğunuzu küresel güçlerin emrine vererek geleceğimize kurşun sıkacağınız hiç aklımıza gelmemişti.

Hiç düşünmemiştik; bu fakir milletin vergileriyle satın alınan uçaklardan, tanklardan atılan kurşunların ölüm olup üzerimize yağacağını...Hiç düşünmemiştik tam bir kandırılmışlık itirafıyla "alnı secde görenlere" tanınan safça imtiyazların emperyalist güçlere ciro edileceğini...

Heyhat, 15 Temmuz öncesi güçlü devlet ve mutlu millet olmanın yolunun "hukuk devleti ilkesi" doğrultusunda ve "demokratik usullerle" inşa edilmiş kurumlardan geçtiğini tartışıyorduk. Sivil, milli ve demokratik bir siyaset tarzıyla, milletin yönetimde tek söz sahibi olması gerektiği temennilerimizi paylaşıyorduk. Devletin ehliyet, liyakat ve hukuka bağlılık dışında hiç bir ölçüye göre teşekkül etmemesi fikrini ısrarla savunuyorduk. Güçlü devlet olmanın; geleceğe güvenle bakan, ümitleri tazelenmiş millet evlatlarının hür bir ortamda girişimciliklerini ortaya koymalarıyla mümkün olacağını tartışıyorduk.

Onurlu insan olmanın birey olmaktan geçtiğini, milletin bütünlüğünün bu şekilde korunabileceğini hayal ettiğimiz bir toplumsal düzenin, toplu hipnoza tabi tutulmuş "haşhaşiler" ordusu tarafından berhava edileceğini aklımıza bile getirmemiştik.

240 şehit ve 2195 gazimizin mübarek kanlarıyla püskürttüğümüz alçakça saldırılar yetmiyormuş gibi, arkanızda bıraktığınız "itirafçıların" hergün dinlediğimiz hezeyanları ile geleceğimizi karartmaya, devam ediyorsunuz. Ardınızda bıraktığınız itirafçıların niye vazgeçtiklerini, neyi yanlış gördüklerine dair gerekçelerini dinledikçe, içimiz kararıyor, geleceğe dair işimizin ne kadar da zor olduğunu bir daha fark ediyor, kahroluyoruz...

Millet olarak; alçakça darbe girişiminizin enkazını kaldırabilir, yaralarımızı sarabilirdik, ümidlerimizi kırmaya devam eden "muteber itirafçılarınızın" ilim ve akıl dışı "hezeyanları" olmasa idi.

Hiç bir itirafçıdan pişmanlık sebebi olarak Allah'la aldatanlar yerine "vicdanı hür, irfanı hür" insan modeline dair gerekçeler duymamak ne kadar hüzün verici biliyor musunuz?

Yüzyıllık Küresel hesap ve saldırılara taşeronluk yapmanın ihaneti yanında, geleceğimizi ipotek altına alacak "travmalarla" hala istikbalimize saldırdığınızı biliyor musunuz?

Devletin bekası ve milletin geleceği için evrensel hukuk ilkeleri doğrultusunda, tam bir demokratik devlet inşa edilmesi gerektiği yönündeki iddialarımızı hain darbe planlarınızla nasıl da boğduğunuzun farkında mısınız?

Ortadoğunun "alaca karanlık kuşağı" misali otoriter sistemlerinden kurtulmak için gösterdiğimiz gayretlere de ihanet ettiğinizin veya ne kadar ertelememiz gerektiğinin farkında mısınız?

Bu milletin vebaline girerken, kadim kültürümüzün parçası olan "hikmete talip olanın, devlete talip olmaması" gerektiğini unutarak, kanlı ve sinsi hesapların ahiretteki karşılığını da mı düşünmediniz? Masumların kan ve göz yaşları uğruna, şeytani hırslarınızla nasıl bir sahte kainat imamlığına talip oldunuz?

Sevgili Arkadaşlar;
Her şeye rağmen, hiç bir müslüman Türk ümidsiz olmaz, yeise kapılmaz... Ümitsizlik iman zaafiyetidir. Ümitlerimizi taze tutmaya, milletin derdiyle dertlenmeye, çözüm üretmeye devam etmeliyiz. Alçakça darbe teşebbüsüne karşı durduğumuz gibi Milletin yanında olmaya, geleceğini hukuk ve demokrasi içinde tasarlamaya, devletin gücünü akılla, ilimle artırmaya ve insanımızın saadetini esas alan azim ve irade dolu gayretlerimize devam etmek zorundayız. ALLAH'A EMANET OLUNUZ...