Tarihin belirli dönemlerinde yaşamış yüksek bilinçli, yüksek algı düzeyine ulaşmış, farkındalığı yüksek, bilge insanlar günümüz dünyasında tüm insanlığın olumsuzluğunun dengelenmesine her devirde katkı sunmuşlardır.
Düşük bilinçli insanların % 2.6’sı toplum sorunlarının %72’sinden sorumludur (Hawkins, s. 116).
Dr. Hawkins’in 29 yıllık araştırmaları sonucunda ortaya koyduğu bazı çarpıcı bulgulara göre, hayata iyimser bakan ve iyimser enerji yayan, başkalarını yargılamayan bir insan, düşük seviyede enerjiye sahip 90 bin insanın olumsuzluğunu tek başına dengelemektedir.
Yüksek enerjiye sahip insanlar, düşük enerjiye sahip insanların olumsuz etkisini dengeler. Ancak insanlığın % 87’lik bölümünün kendilerini zayıf düşüren düşük frekansta bulunması sebebbiyle söz konusu durum birebir anlamda gerçekleşmeez (Dyer, s. 135-137).
Yüksek enerji alanlarının dengeleyici etkisi olmasaydı, tüm insan nüfusunun olumsuzluğu, insanlığın kendi kendini yok etmesine sebep olurdu. Bu yüksek bilinçli bilgeler bilgeler dünyanın herhangi bir yerinde utanç, öfke, nefret, suçluluk, üzüntü vb. düşük enerji seviyelerinde yaşayan 90 bin kişinin olumsuzluğunu giderebilmekte ve dengeleyebilmektedir (Dyer, s. 137).
Bundan başka insanlığın ayakta kalmasını sağlayan pek çok değerli üretici, yenilikçi araştırmacı insan vardır. İnsanlar, hayvanlarda olduğu gibi, her şeyi hazır alsaydı, çalışmaya ve didinmeye ihtiyaç duymasaydı bugünkü anlamda insanlık olmazdı. O zaman biz başka türlü bir hayvan olurduk.
Meraklı insanlara da çok şey borçluyuz. Merak ettiğimizde beynimiz dopamin yani mutluluk hormonu salgılıyor. Meraklı olmak öğrenilebilen bir davranıştır. Merak olmasaydı insanlık muhtemelen var olmazdı (Bolat, s. 30 ve 39).
Sosyal ilişkileri güçlü kişiler insanlığın bütünleşmesine her dönemde yardımcı olmuşlardır. Sosyal ilişkiler kurmak çok önemli mutluluk faaliyetidir. Sosyal bağlar kurup bunları devam ettirme tekamülün önemli bir parçasıdır. Böyle bir motivasyonu olmasaydı, insanlık devam etmeyebilirdi (Lyubomirsky, s. 131).
Eğer varlığımızı anlamlı değiştirmek istiyorsak, önce bilinç düzeyimizi değiştirmeliyiz. Daha iyi bir hayatı konuşma, düşünme, tartışma, umut etme veya dua etme sadece zihnimizin yüzeysel bir düzeyini doyurur.
Sakin, barışçı, uyumlu bir yüksek bilincin çok büyük gücü vardır. Unutmayalım: Yalnızca duygusal olarak sakin bir beyin net ve bilgece görebilir.
Faydalanılan kaynaklar:
LYUBOMİRSKY, Sonja, Nasıl Mutlu Olunur? - Bilimsel Datalarla Kanıtlanan 12 Mutluluk Reçetesi, Çev. Gülfer Göze, Ketebe Yayınları, İstanbul, 2019.
HAWKINS, David R., Güce Karşı Kuvvet, Çev. Aybike Haydaroğlu, Butik Yay., İstanbul, 2019.
DYER, Wayne W., Niyet Etmenin Gücü, Çev. Mehmet Gürsel, Dharma Yayınları, İstanbul, 2005.
ÖZKAN, Zülfikar. Beynin Mutluluğa Ayarlanması, Pozitif Yayınları, İstanbul, 2021.
BOLAT, Özgür – KÜÇÜKOĞLU, Pelin. Sorularla Büyüyoruz, Doğan Kitap, İstanbul, 2021.