İşgalci Çin, Doğu Türkistan’ın müdafii Prof. Karluk’un 90 yaşındaki annesini katletti İşgalci Çin, Doğu Türkistan’ın müdafii Prof. Karluk’un 90 yaşındaki annesini katletti
Almanya Başbakanı Angela Merkel, sığınmacılarla ilgili izlediği politikalar yüzünden kendisine muhalefet bayrağı açan muhafazakârlara karşı Türkiye kartını kullanıyor. Merkel'e destek veren Sosyal Demokratların küçük ortak CSU'ya ‘koalisyondan çekil' talebi Berlin'deki dengeleri değiştirdi.

Yüz binlerce sığınmacının Türkiye üzerinden AB'ye giriş yaparak Almanya'ya geçmesiyle yapılan politika değişiklikleri, Hıristiyan Birlik Partileri içinde Başbakan Angela Merkel'e yönelik muhalefeti artırdı. Başını küçük ortak Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi'ne (CSU) mensup muhaliflerin çektiği gruba karşı içte birlik mesajı veren Başbakan Merkel, sığınmacılar konusunda izlenen politikalardan geri adım atılmayacağının altını çizdi. CDU Parti Grubu toplantısında konuşan Başbakan Merkel'in açıklamaları basına sızdı. Merkel'in “Türkiye ile Yunanistan arasında AB sınırlarının daha iyi korunması amacıyla sınır güvenliği mutabakatı için çalışıyoruz.” kayıtlara geçti.
Yaklaşık 1 milyon sığınmacının öncelikle Ege Denizi üzerinden Almanya'ya geçmesiyle yeni bir ivme kazanan Almanya-Türkiye ilişkilerindeki işbirliği sayesinde Suriyeli sığınmacı sayısını “hissedilir biçimde azaltmayı” hedefleyen Berlin hükümeti içinde yaşanan kriz bir türlü aşılamıyor. Merkel'in koalisyon içinde şahsına yönelik muhalefeti engellemek için sığınmacıların aile birleşimlerinin zorlaştırılması konsensüsünü devreye soktuğu kaydedildi. Sığınmacı krizinin aşılacağı teminatında bulunan Angela Merkel, “Avrupa'nın ağır zarar görmeden problemleri çözebileceğimize inandığımızı gösterelim.” dedi. Sığınmacı krizinin aşılmasında sığınmacılar için transit geçiş ülkesi olduğunu söylediği Türkiye'nin önemli bir rol oynadığını belirten Başbakan Merkel, Türkiye ile Yunanistan arasında sağlanacak mutabakat ile AB sınırlarının daha sıkı korunabileceğini söyledi ve konuya açıklık getirdi.

CDU Parti toplantısında konuşan Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere'nin Angela Merkel'e muhalefet edenleri “Sınırlardaki durumla ilgili olarak Anayasa Bakanlarının hukuk ihlallerinde bulundukları iddiaları kabul edilemez.” sözleriyle sert bir şekilde eleştirdiği belirtildi.

CSU'DAN ANAYASA MAHKEMESİ TEHDİDİ

Bavyera Eyaleti Başbakanı ve CSU Genel Başkanı Horst Seehofer'in, içinde yer aldığı Federal Hükümet'e bir mektup göndererek “sığınmacı politikalarında değişikliğe gidilmemesi durumunda gerektiği takdirde Federal Anayasa Mahkemesi'nde dava açılabileceği” şeklindeki ifadeleri sert tepki gösterdi. Seehofer mektubunda, Almanya'nın üst sınır olarak yılda sadece 200 bin sığınmacıyı kabul etmesini talep etti. CDU Federal Meclis Grubu Başkanı Volker Kauder konuyla ilgili açıklamasında ise “sözlerin silahsızlandırılmasını” isteyerek eleştirisini daha açık birşekilde beyan etti. 

Bu arada aynı konuda açıklamada bulunan SPD Federal Meclis Grubu Başkanı Thomas Oppermann, “Bu mektup koalisyondan çıkış bildirisidir. Bir koalisyonda tehdit mektupları yazılmaz, aksine problemler çözülür.” dedi.

KABİNE TOPLANTISINDA OTURUM YASASININ SERTLEŞTİRİLMESİ KONUŞULDU

Diğer bir taraftan ise Büyük koalisyon ortakları Köln'deki yılbaşı eğlenceleri esnasında yaşanan toplu taciz olaylarını gerekçe göstererek kabine toplantısında yabancı ülke vatandaşlarıyla ilgili oturum yasasının sertleştirilmesini ele aldılar. İki hafta önce hazırlanan ve üzerinde müzakere edilen taslağa göre, suç fiiline karışan yabancıların sınır dışı edilmeleri kolaylaşacak. Cinayet, yaralama, cinsel suçlar ve polise mukavemet suçlarından ötürü mahkûm olanların sınır dışı edilmelerinin önündeki yasal engeller azaltılacak. Şiddet kullanılması, seri hırsızlık ve gasp suçları da mevcut kapsamda ele alınacak ve Mahkûmiyetin süresi sınır dışı edilirken dikkate alınmayacak.

Editör: TE Bilisim