Devletler ,bir ailenin büyütülmüş şeklidir.
Bir Ailede giderler ,gelirlerden daha fazla ise,ailenin reisi giderlerini kısma yoluna gider.
Bu yol önce lüzumsuz harcamalardan başlar,sırası İle ekmeğine,tuzuna kadar devam eder.
Elektriğini,doğalgazını,giyimini,vb,kısar.
Bu arada ailenin gelirlerini artırma yoluna gider.
Bu ,bazen ikinci bir iş ,bazen mesai olur,ailenin durumuna göre değişir.
Ama ,aile yöneticisi ailesiyle iş birliğine gider.
Aileyi yaşatmak ve dağıtmamak İçin mutlaka bir yol izler.Bu yol zorunludur.
Devletler de bundan farklı değildir.
Devletler ailenin büyütülmüş şeklidir.
Öncelikle, lüzumsuz harcamalardan uzaklaşmak zorundadır.
Masraflarını hemen kısmalı,en aza indirmelidir..
Araç filoları azaltılmalı,yakıt tasarrufuna gidilmelidir.
Çift maaş alanlardan ,gösterişten,yeterinden fazla korumalardan vaz geçilmelidir.
Lüzumsuz misafirhanelerden,her türlü gereksiz tesislerden, israftan ,vb,derhal vazgeçilmeli,gerektiğinde kiraya verilmelidir.
Gerektiğinde ,imkanlar dahilinde toplu taşıma araçları kullanılmalı,özel uçaklara bir süre ara verilmelidir.
Aynı işlevi yapan, aynı bölgede bulunan boş birimler birleştirilmelidir.
Doğalgaz,elektrik,kömür tasarrufuna gidilmelidir.
Şaşaadan ,şatafattan uzaklaşılmalıdır.
"Devletin malı deniz, yemeyen domuz" den memelidir.
Bunlara, onlarca israf maddesi ekleyebiliriz.
Devlet mutlaka üretim yoluna gitmelidir.
Sanayide ,teknolojide,tarımda üretime acilen geçilmelidir,.
Milli Eğitim Ülkenin ihtiyaçlarına göre düzenlenmelidir.
Gençler ,atıl halde bırakılmamalı ,ekonomiye katkıları sağlanmalıdır.
İthalatın yanında, ihracat mamüllerine önem verilmelidir.
Tarım ve hayvancılık yeniden canlandırılmalıdır.
Vatandaşa destek verip özendirilmelidir.
Türk parasına değer kazandırılmalıdır.
Halk,Yerli malına özendirilmelidir.
Bir kaç yıl ,yabancı mamüllerin kullanımına bir sınır getirilmelidir.
Sadece spor ayakkabılarında milyarlık tasarruf sağlanabilir.
Yani’’Yerli malı Türk’ün malı,herkes onu kullanmalı ‘’denilmelidir.
Gerektiğinde her çalışan parasız iki saat mesai yapmalıdır.
Vatandaş inanırsa daha fazlasını yapar.
Bu tasarrufları çok daha değişik şekillerde uzatabiliriz.
Mutlaka bir çıkış yolu vardır ,yeter ki samimi olalım,siyaset üstü davranalım.
Bu tasarruflara ,öncelikle görünür bir şekilde hükümet yetkilileri katılmalıdır.
Yani,devlet samimiyetini göstermelidir.
Haydi bugünden başlayalım.
Önce arabalarınızdan başlayın ,sonra yüksek harcamalarınızı gözden geçirin.
Maaşlarının yarılarını hazneye bıraksınlar.
Yakıt ve israf tasarrufuna gidilsin. .
Koruma sayınızı,danışmanlarınızı,protez dişlerinizi,sağlık harcamalarınızı ,estetiklerinizi,devlete külfetinizi ,gezilerinizi,savurganlığınızı en asgariye indirin.
‘’Devletin malı deniz,yemeyen domuz ‘’demeyin.
Milli varlıkları satarak bunalımdan çıkış yolu aramak ,gelecekte aynı şeyleri yaşamak olur.
Ve; Sonunda satılacak milli değer de bulamazsınız!
Yerli malı kullanın.Tarıma önem verin.Halkın yanında olun.Vatandaş zaten fedakarlık yapmaktadır.
Borçtan,bunalımdan çıkış yolu vardır.
Yeter ki samimi olun!
Türk Milleti her zaman olduğu gibi hazırdır.
Haydin Milli düşünmeye,
Haydin Milli Tasarrufa!
Başlattiğınız taktirde , ilk etapta, ilk maaşımın hepsini vermeye hazırım.
Aksi taktirde;
Delik Güğüm dolmazmış.!