Türk tarihinde; yurt tutmada, devlet kurup vatanlaştırmada, çoğu zaman yer kürenin en güçlü imparatorluğuna ulaşmada, eğitime, bilgiye, bilime, keşfe, hukuka, felsefeye, icatlara, mimariye, doğaya, çevreye, insana, dayanışmaya, paylaşmaya, huzura ulaştıran kadim medeniyetlerimizin inşasında, aklın, yüreğin, azmin, gayretin, adaletin, cesaretin, fedakârlığın, feragatın, vicdanın, hoşgörünün, estetiğin burcunda Türk’ün sancağı dalgalanır tarihin silinemez altın sayfalarında.
Türk tarihinin bütünlüğünde, milletine hizmet etmiş, talihini ve kaderini değiştirmiş, öncülüğün ve önderliğin şahikası olan her bir adanmış kahramanımızı baş üstünde, hafızamızda ve yüreğimizde taşıyoruz daima.
1. Cihan Harbi sonrasında, vatan toprakları, sömürgeci/düşman/emperyalistlerce işgal edilmiş bir sürece teslim olanlar ve işbirlikçiler olsa da, boyun eğmeyen Gazi Mustafa Kemal Paşa ve kahraman silah arkadaşları, onların aksine mukaddes bir mücadeleye baş koymuşlardı.
Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basanlar, Türk’ün yeniden dirilişinin umudunu ateşlediler.
Bu ateş hiç sönmesin diye bayramlaştı 19 Mayıs.
Önder, kurtarıcı, ve sönmeyen ışığımız büyük Atatürk, kahraman omuzdaş silah arkadaşlarını ve kurtuluş ve bağımsızlık mücadelemizin her bir isimsiz feda-i can edenleri/aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi, minnetle, şükranla, özlemle, saygıyla ve rahmetle anıyoruz.
İnanç, akıl, bitmez bir çalışkanlık, bilgi, bilim aşkıyla, ferasetinizle, birlik ve beraberliğinizle, yüksek enerjinizle, bu toprakların ruhunun, yüksek erdemlerinin taşıyıcısı olup, dünyanın her bir yerinden haberdar olarak ve insanlığın ortak mirası her bir bilimsel gelişmeyi takip edip, süzen, uygulayan ve geliştiren ufkun sahibi gençliktir ümidimiz ve güvencemiz.
ATA’nın emanetine sarılan, güvenle aydınlığa ve geleceğe taşıma sorumluluğunu kuşanacak Türk gençliği; bu uğurda yol yürüyenlere teşekkürü bir borç bil, gaflet, delalet hatta ihanet içerisinde olanları tanı, görevi ve bayrağı devralmak için asla zaman yitirme.
Emanet sanadır Türk gençliği, “Vazifeni” unutma…
a.b.
