Yeryüzünde Allaha ibadet, Allahın koymuş olduğu evrensel ilkelerini tedris ve tesis etmek üzere inşâ edilen  ilk mescid kâbe'dir.

Kâbe: hz. İbrahim ve oğlu İsmail tarafından ikinci kez inşâ edildikten sonra, Allah; hz. ibrahimden, hac ayetlerinde belirtilen ilkeleri yerine getirmek üzere, insanları insanlığın toplanma merkezine çağırmasını emretmiştir.

HAC ÇAĞRISI KİMLER İÇİNDİR?

Hac ibadeti; bugün sadece, sağlıklı, maddi imkâna ve yol emniyeti olan müslümanların yerine getirmesi gereken ibadet olarak bilinmektedir. Halbuki çağrı, sadece müslümanlar için değil, bütün insanlık için, özellikle de siyasette ve ticarette etkin ve yetkin olanlar içindir.

"İnsanlar arasında haccı ilan et ki gerek yaya olarak, gerekse uzak yoldan gelen binekler üzerinde sana gelsinler!" (Hacc:27) 

HAC NE ZAMANDIR?

Hac ibadeti hz ibrahim öncesinde ve sonrasında Şevval, Zilkade ayları ile Zilhicce ayında yapılagelen bir ibadettir. Onun için ayet "bilinen aylardadır" ifadesini kullanmaktadır. Zaman zaman, insanlar bu ibadetin temel ilkelerinden uzaklaşmış, kendi inanç ve ibadet anlayışlarını hac ibadetinin içine yerleştirmişlerdir. (Putları ziyareti öncelemek gibi)

"Hac, bilinen aylardır. Kim o aylarda haccederse, hac esnasında kadına yaklaşmak, günah sayılan davranışlara yönelmek ve kavga etmek yoktur. Ne iyilik yaparsanız Allah onu bilir. Azık edinin!" (Bakara:197)

HAC İBADETİ NEDEN YAPILIR/ YAPILMALIDIR?

Hac ibadeti; insanları bir arada, hep birlikte insanlığın karşılaştığı her türlü probleme, evrensel ilkeler doğrultusunda çözüm üretmek, sıkıntılarına birlikte çare aramak, kâbenin yapılmasına neden olan ilkeler etrafında kenetlenmeyi(tavaf) sağlamak, ticareti geliştirmek, yoksulları gözetici tedbirler almak gibi yapılmalıdır.

"Kendilerine ait birtakım yararları görmeleri, onlara rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah’ın ismini anmaları için Artık onden hem kendiniz yiyin hem de fakir yoksula yedirin!" (Hacc:28) 

"sonra kirlerini gidersinler; adaklarını yerine getirsinler ve o Eski Ev’i tavaf etsinler!” (Hacc:29)

"Şüphesiz ki azığın en hayırlısı, takvâdır. Ey derin akıl sahipleri! Bana karşı duyarlı olun!" (Bakara 2:197) 

Bugün islâmın emrettiği hac gibi muazzam bir organizasyonun görevini, oldukça cılız, taraflı, güçlüden yana tavır koyan 'Birleşmiş Milletler' teşkilatı ifa etmektedir.

Müslümanların hac ibadeti ise, İçi boşaltımış, belli şirketlerin ve kişilerin ticaret aracı haline getirilmiş, insanlığa hiçbir fayda sağlamayan bir boşluğu düşürülmüştür.

İslâm dünyası, insanlığın en çok ihtiyaç duyduğu bir alanda ve zamanda, kur'anın emrettiği "HAC" organizasyonu ile, insanlığı her türlü "kirden arındırmak"  (problemini çözmek) için, derhal inisiyatifi ele almalıdır.

“Bölücü ağız” ve birleştirici ağız! “Bölücü ağız” ve birleştirici ağız!

İnsanlığın ihyası, islâmın evrensel ilkeleriyle mümkündür. Selamlar. 

Şaban Kıvrak

Editör: Kerim Öztürk