Bu mülakatı veren adamın, yeni Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olarak teklif edilmiş olması, başlı başına başka bir gerekçe ve gösterge aramaya ihtiyaç bırakmadan, Kılıçdaroğlu dönemlerinin bu ülkeye ve bu milletin tarihine karşı yapılmış en büyük oyun olduğunu izah etmeye yetecek seviyede ip uçlarını barındırıyor olduğunu söylemek, sanırım haksızlık olmayacaktır.

Evet elbette burada belirleyici diğer aktörler için, başta RTE olmak üzere, Bahçeli ve Akşener’in yanı sıra tali etkiye sahip irili ufaklı siyaset merkezleri ve değişken, dönemsel başkanları da bu sözün içimdedirler ama süreci bu seviyede uzun bir periyoda yaymalarının sebebi olarak bizim üzerinde durmakta ısrar ettiğimiz muhalefet bloğu içindeki kurucu unsurun temsilcisi olarak CHP kurumsal kimliğinin yaşadığı tarihsel kırılma, kim ne derse desin, Cumhuriyet değerlerinin ve toplumsal bütünlüğümüzün bunca bozulduğu bu talihsiz dönemin belirleyeni olmuştur.

Kıbrıs Milli Koordinasyon Komitesinden Kıbrıs Milli Koordinasyon Komitesinden

Söyleşiyi yapan “basıncı abla” kendince haklı olarak verilen görevi yerine eksiksiz getirmek üzere, Nutuk’tan Mustafa Kemâl sözlerini alıntılarken bile, belli ki cahilliğinden değil adeta ödevinin parçası olarak yorumunu da katarak, sanki Ulu Önder, günü gelince islam ülkeleri kendi Halife’sini seçebilirler gibi bir anlam çıkarıyor ki, akıllara ziyan. Oysa çok açık bir temel gerekçe ile sözlerini sıraya koyan Atatürk, “bir gün islam ülkeleri gerçek anlamda bağımsızlıklarını kazanırlarsa” diyerek başladığı o derin anlamlar içeren metninin devamında, ortak mülahazalar üzerinde bir yeni yönetim anlayışının evrensel ortak paydasınının temsiliyeti üzerinde duruyor. Buna rağmen, yazarımsı görevli basın şeysi, söyleşisinde, içerisinde olduğumuz bu uzay çağında bile ilkel seviyedeki düşüncelerini entellektüel bir bakış olarak millete pazarlama telaşını saklama gereği hissetmiyor.

İsmi bile bu millete yabancı, tarihsel yalancı bu sahte düşün görevlisi, bugün hala milletin önüne çıkacak cesareti kendinde buluyorsa, işimiz gerçekten zordur, ülkeyi karanlık bir tünele sokmak üzere görev verilmiş merkezler henüz yerle bir olmuş değildir, son yerel seçimlerde millet son bir uyanışla bu kötü gidişe itiraz ettiği halde, ülkemizi parçalama azminde olan karanlık odaklar son çırpınışlar ile kendilerini var eden iklimi koruma gayreti içimdedirler. Çok uyanık olmak gerekiyor...
İçeriden düşmanlar, uzaktakinden her zaman daha tehlikeli olmuşlardır, dün böyleydi, bugün de böyledir ve yarın da aynı tehlike vardır...

M. GÜRLER 

https://t24.com.tr/yazarlar/cansu-camlibel/prof-dr-ekmeleddin-ihsanoglu-2014-te-teklif-mhp-den-geldi-cati-aday-isinin-mimari-bahceli-dir,44793

Editör: Kerim Öztürk