Yılın her mevsimi sanki hazan mevsimini yaşıyor. Şirin beldenin eski halini bilenler gördüklerine inanamıyorlar!
Fabrikanın şehir ekonomisine katkısı elbette gözardı edilemez. Lakin insan sağlığı bütün bu katkılardan çok daha önemlidir.
İnsanı yaşatma önceliği olmayan hiç bir eylem ve söylemin kıymeti yoktur. İnsanları tehdit eden hastalıklar akşamdan sabaha ortaya çıkmaz. Önemli olan hasta olma şartlarını ortadan kaldırmaktır.
CORONA musibetini yaşadığımız şu günlerde hastalığın kendini gösterdiği en önemli vücut organı ciğerleridir.
İşte kirli hava soluyan insanların bölgede hem bağışıklık sistemi zayıflıyor hem de kanser dahil başta bir çok hastalığa davetiye çıkarıyor. Zaten insan sayısının süratle azaldığı bölgede çocukların körpe bedenleri potansiyel hastalık hedefi haline gelmemelidir.
Küçük bir tedbir beldeye nefes aldırır. Çoraklaşmaya yüz tutmuş Arzular Kabaköy beldesinde insanları nasıl sağlıklı yaşatabiliriz?
İşte bu konu yerel ve genel yöneticileri siyaset ve bürokrasi şehrin ortak aklının öncelikli acil gündeminde olmalıdır.
Bu soruna mutlaka birlikte çözüm bulmak zorundayız. Beldenin sakini ve İstanbul’da yaşayan birisi olarak bu konuda bir kaç söz etmeyi sosyal sorumluluğumuzun yanı sıra doğduğumuz topraklara saygımızın ve vefa göstermenin gereği sayıyoruz.
Gümüşhane bizler için doğduğumuz memleket sevgimizin filizlenip yeşerdiği doğal milli ve manevi değerler mektebidir.
Gümüşhane’de yönetici olmak iş ve istihdam sorunu dışında insanların karar süreçlerine pozitif katkısıyla yöneticilere avantaj sağlar.
Devlet ve millet bekasının öncelikli milli hassasiyetlerin donuklaşmış potansiyel adresidir. Bu vesile ile bir sorunu dillendirmek ve çözümüne katkı sunmayı şehrin yöneticilerinden bekliyoruz.
Gümüşhane ve belde kamuoyunun gündemine gelen Arzular Kabaköy ve Yetirmez köyü yayla tartışmaları insanları üzmeye devam ediyor.
Cumhuriyet öncesi ve sonrasından beri asırlardır mezkur köyler kışın köy merkezlerinde yazın yaylaya çıkar. Yaylaya çıkış ve inişler adeta yöresel bayramdır.
Arzular Kabaköy beldesi Dölek ve Yetirmez sakininin yaylalarda ve Yetirmez köyü içinde tapulu gayri menkulleri vardır.
Yetirmez köyü tüzel kişiliği üzerinden yaylalardan Arzular ve Kabaköy’ü tasfiye eylem ve söylemi insanları üzmüş kahretmiştir.
Komşu ve akrabamız bir kaç hane imtiyaz elde etmek için Arzular Kabaköy sakinlerinin hayvancılık tarım yapması engellenmek isteniyor.
Artık Kabaköy’de veya Arzularda çoban tutup yaylaya hayvan götürmek engellenmek isteniyor.
Adeta asırların zilyetlik ve yayla hakları sabote ediliyor. Bu konuda yargıya taşınmış birçok davalar var.
Bir yaylanın bir köy tüzel kişiliği bölgesinde olması o köye imtiyaz veya tasarruf hakkı verebilir mi?
Son yıllarda köyler boşalıp hayvancılık zayıflayınca yeni fuzuli imtiyaz arayışları baş ağrıtmaya başladı.
Belde sakinlerinin göçü beldeye ilgi yetersizliğini, yerel yöneticilerin hata kusur ve noksanı eklenince bu boşluktan istifade ederek dayatma başladı.
Arzular Kabaköy yaylalarından adeta sürgün edilmek isteniyor.
Halbuki o yaylalar Arzular Kabaköy beldesi ve Yetirmez köyünden bir kaç hanenin müşterek yaylasıdır.
Oldu bitti fiili durum birazda kaba kuvvet gösterisi ile fiili durum meydana getirilmek ve yaylamıza el konulmak isteniyor.
Konu ile alakalı her türlü tetkikin yapılması halinde gerçekler apaçık ortaya çıkacaktır.
Orada sadece bir kaç hanenin beyanı ile değil binlerce şahidi resmî belgesi kapı gibi kanıtları ile ortaya çıkar.
Beldenin tek hayvancılık adresi mezkur yaylarlardır.
Suni sorunun en kısa sürede çözülmesi teşvik ve hayvancılığın desteklenmesi zaruri hale gelmiştir.
Zira ülkenin üretime tarım ve hayvancılığa çok acil ihtiyacı vardır.
Çimento fabrikasının çevresel zararlı etkilerinden korunmanın potansiyel çözüm adresi Arzular Kabaköy yaylasıdır.
Orada hayat var. İnsanların temiz su, temiz hava, temiz toprakla buluşmasının engellerinin aşılması konusunda yetkililerden destek bekliyoruz.
Şehrin yetkililerini siyaset kurumunu sorunun çözümüne katkı sunmaya davet ediyoruz.
İlgi anlayış ve destek veren herkese teşekkür ediyoruz.
Gümüşhane’den üst düzeyde sorunun çözümüne yönelik güzel haberler alıyoruz.
Yayla haklarımıza katkı destek ve ilgi duyan görüş belirten hassasiyet gösteren herkese yürekten teşekkür ederiz.
SABRİ ŞENEL / 9.7.2020
