İsmi lazım değil, Amerika’da yaşayan bir toplum psikolojisi uzmanı var. Epeydir Amerikan yönetimine Türkiye üzerine danışmanlık verir. Doğrusu işini de iyi yapar. Başarısı ortadadır.

Bazı siyasi ataklar çok üst seviye akıl oyunları gerektirir. O da kimi zamanTürkiye'yi yönetenlere Amerikan çıkarları doğrultusunda iktidarda kalma akılları verir. Bir siyasi girişimin ince hesabını ancak başınıza geldikten sonra anlarsınız.

İşte yine öyle oldu…Muhtemelen akıl oralardan...

Bir araştırma şirketi anket yayınladı. Türkiye’de fakirler Erdoğan’ı, zenginler ise Meral Akşener’i tutuyormuş.

Bak sen şu işe… peh peh!

Hele de adım adım ekonomik krize doğru giderken düşman adres gösterildi işte… evine aş yetiremeyen gariban  “zenginlerin tercihi Meral Akşener’e” diş bileyecek.

Türkiye son yıllarda sürekli cepten hovarda hayatı yaşadığı için unutmuş olabilirsiniz; ama bu evde ne varsa har vurup harman satıp Lale dönemini yaşamazdan önce de, yine yoksulluk derinleşmişti ve zenginleri temsil eden her şeye düşman olunmuştu.

Öyle ki gençler mesela büyük bir öfkeyle sokakta park etmiş araçların aynalarını kırardı… niye? kendisi fakir, onlar varlıklı diye…

Kısaca; genlerimize inanılmaz bir zengin düşmanlığı yerleşmiştir… öyle kolay kolay da silinmez. Zaten ekonomik gelir dilimleri bunu destekler. Tabanda çok yaygın bir fakir kesim her zaman vardır. Sadece son birkaç yılda olan tolerans; yukarıda da bahsettiğim gibi elde avuçta ne varsa satılıp hovarda hayatlar yaşatılmamızdandı. Fakir kesim güzel bir oy deposu olarak sandık rüşvetine ve tüketime alıştırılıyordu.

Neyse, konudan bazen uzaklaşıyoruz ama oyunu göstermek için bunu yapıyoruz.

Ne demiştik en son?

Hah! Fakirler Erdoğan’a, zenginler Akşener’e…

Üstelik ne garip tesadüftür ki, bu anketin açıklandığı gün Ümit Özdağ hoca “Güneydoğu’dan partimize gelen destek olağanüstü” diyorken… baktık ki, yeni parti zenginler kulübü üyesiymiş! Anketçi öyle hesaplamış(!)

Şimdi bu anketçiye de biraz değinelim.. neredeyse son referandumu milimi milimine bildi arkadaşlar. Şayan-ı tebrik isteyen bir performanstı… Tam bir gün önce %51.5 Evet dediler… bir de baktık ki YSK hakikaten %51.5 civarında Evet saydı…

Küçücük bir detayla…

Kimine göre 4 milyon, kimine göre 2,5 milyon mühürsüz oyla %51.5 tutmuştu!!!

Yani mühürsüz oyları bile aklayan bir anket vardı elimizde!!! Mühürsüz oylar da gerçek oylarmışsa demek!!! Anketçi de öyle saymıştı bakar mısın sen şu işe!

İlahi Ümit Özdağ hoca.. Güneydoğu’da neredeyse biz birinci geliyoruz diyorsun ya hani… meğer ülkenin en zenginleri Güneydoğu’da mı yaşıyormuş şimdi o vakit?

Daha güzeli…

O, tüm zenginlerin AKP’nin türâbı olduğu da bir şehir efsanesiymiş.. meğer onlar Akşener’e oy vereceklermiş(!)

Ey Meral abla…

Sen ceplerdeki bozukları birleştirip salon kiraları denkleştirirken, meğer sizi en zenginler destekliyormuş. Nasıl ama???

O salonların, o otellerin sahipleri sana toplantı izni vermezken gizliden gizliye seni lider göresiymişler…

Anketçi böyle buyuruyor.

Özellikle de Meral Akşener en zengin kesimin adayı..

En fakiri Erdoğan, ikincisi Selo…

Uyan artık benim milletim.

Bu oyuna uyan… hiç imkanı var mı böyle bir şeyin? Tuzu kuruların hepsi AKP’nin yanında.. dünya yansa umurlarında değil… hayatlarının en parlak dönemlerini yaşıyorlar. Onca zengin türedi. Onca Belediye Başkanı sebepsiz zenginleşmelerle anılıyor ama anketçi diyor ki; “en garibanları onlar…” yersen!

Bu anket ile ilgili fikrimi söyleyeyim.

HİÇ İNANDIRICI DEĞİL VE ART NİYETLİ…

Hem de siyasetin en üst akıllarının akıl edeceği kadar art niyetli!

Meral hanımın yanında yer alan kesimin Türkiye’nin en yüksek gelir grubu olduğuna nasıl inandınız sahi?

Cem Uzan’la mı karıştırdınız nedir?

Mitinglerde konser mi verilecek?

Bilelim de şimdiden keyiflenelim…