İntikam veya affetmek İntikam veya affetmek
“Sessiz yaşadım kim beni nerden bilecektir” 
16.01.2022 günü İstanbul Marmara İlahiyat Camiinden aldığımız Türkiye’nin 50 küsur yıllık tarihini İstanbul Nakkaş Tepe mezarlığına defnettik!
Türkiye’nin bu yarım asırdan fazla bir zamanına mührünü vurmuş ve “ben muhafazakârım, ben milletçiyim, ben Müslüman’ım, ben vatanseverim” diyen insanların üzerinde direkt veya dolaylı olarak tesiri olan ve onların bir yöne evirilmelerini sağlayan tarihi İstanbul Nakkaş Tepe Mezarlığı’na mütevazı bir insan topluluğu içinde defnettik.
Bugün ekranlara çıkabilen ve muhataplarını suçlayabilen ve hatta içinde bulunduğu, sözüm ona ittifak ettiği ortağını savunmak için karşısındakilere sövebilen ve kendi ittifakını öven insanlara yanlış öğrenmiş bile olsalar ittifakı öğreten büyük adam, Allah(CC) dostu Türkiye’nin bunca senesine damgasını vurmuş Aykut Edibali Beyefendi’yi İstanbul Nakkaş Tepe Mezarlığı’na defnettik.
Her yerde hüzün vardı. Anadolu’nun pek çok yerinden gelmiş gönül dostları ve dava kardeşleri, arkadaşları ve bir kısım da başka mecralara dümen kırmış fakat kendini borçlu hisseden insanların gözyaşları ve ellerinin arasında hamilerini kaybetmenin bir tarihi defnetmenin hüznü ile Aykut Ağabeyimizi toprağa verdik, defnettik.
Yüzlerde hüzün, gözlerde yaş, gönüllerde yara… Vefat haberini aldığı andan itibaren; “İnnalillalahi ve innaileyhi raciun” sözleri arasında başı topmuş tavuk gibi ne yapacağını bilmeden, gözyaşlarına boğulmuş bu insanlar. Birçoğunun hüznünün yanında kederden ağzı-yüzü patlamış perişan halde Aykut Ağabeyin başında ve mezarlıkta idiler.
Allah(CC)’in “öf” demeyi bile yasakladığı, veli nimeti anne-babasının vefatında bile bu kadar hüzünlenmemiş ve tevekkül göstermiş insanlar…  Gözlerinde endişe ve korku, hüzün ile bir tarihi, bir dava adamını, bütün bir milleti ve İslam âlemi için kafa yormuş ömür tüketmiş insanı mütevazı bir şekilde kara toprağın bağrına emanet ettiler. 
Evet, birileri belki bir başsağlığı bile dilememiş olabilirler, kibirlerinden ve sair hislerinden dolayı bir “Allah rahmet eylesin” sözünü bile çok görmüş olabilirler. Olsun; O güzel insanın, büyük adamın onların başsağlığı dilemesine ihtiyacı da yoktu. O yanında olması gerekenleri yanında bulmuştu çok şükür. O güzel insanlar O büyük ve güzel insanı atına bindirip gideceği yere uğurladılar.
Bundan sonra ne mi olur? Bundan sonra bu güne kadar Allah’ın davasına sahip çıkmış dava adamları ne yapmışlarsa bundan sonra hizmetlerini, gayretlerini katlayarak yollarına devam ederler. Hem de eski ve yeni yanlışını anlamış ve hatasından dönmüş birçok kardeşleri ile birlikte. Bundan sonra kardeşlerini gözleyen o güzel adam gösterdiği hedeflere varıldığını görerek dünyada yaşadığı hüznün yerine sevinçlere gark olacaktır.
Allah(CC) kardeşlerini utandırmasın İnşaallah. Allah(CC) ona rahmet eylesin, mekânını cennet makamını alî, komşusunu Efendilerin Efendisi Hz. Muhammed (SAV) eylesin İnşaallah.
Bu gün sevenlerinin başı sağ, imanı gür, ameli gayur ve temiz olsun. 
Vakit yeniden Bismillah deme vaktidir.
Selam, hürmet ve dua…

Mustafa GÖKTEKİN
Editör: TE Bilisim