Bıraktığımız, dünkü yerden devam edelim; Bebek katili Öcalan ile kanlı katil sürüsü Kandil’in her talimatına boyun eğen AKP iktidarı, 10 maddelik açıklama uğruna hummalı bir çalışma yürütüyor.
Beklenti eşiğinin bilinçli/kademeli olarak yükseltilerek Öcalan’ın Nevruz açıklamaları üzerinden yürütülen çalışmaların ardından Türkiye yeni bir şok dalgası yaşayabilir. İnlerinde, bölücü örgütün karanlık organlarıyla kafa patlatan iktidar temsilcileri, bebek katili Öcalan ve Kandil’in  olmazsa olmaz şartlarından birini daha yerine getirmek için son noktaya geldi.
PKK/KCK hükümlü ve tutuklularına  “siyasi”  af yolda...
Derin AKP kaynaklarından ulaştığım bilgilere göre; iktidar, Öcalan’ın Nevruz açıklaması ve Kandil’den gelecek cevaba kilitlenmiş durumda. Binlerce PKK/KCK hükümlü ve tutuklusunun serbest kalmasını sağlayacak sihirli(!) formül üzerinde henüz son karar verilmedi. Çeşitli yasal formüller üzerinde duruluyor. Planlanan af, geniş kapsamlı(!) olmayacak, adli hükümlü ve tutukluları kapsamayacak. Kamuoyuna, normalleşme, demokratikleşme, insan hakları, düşünce özgürlüğü kılıflarıyla  “siyasi af” olarak pazarlanacak. Yapılan planlama bir nevi Balyoz, Ergenekon vb. davalar ile takas niteliğinde. AKP’li kaynaklar getirilecek siyasi affın halen devam eden bu davaların da tamamen  ortadan kaldırılmasına yönelik olabileceğini kaydediyor. Böylece;  “toplum, uzun bir sürenin ardından rahat bir nefes alıp normalleşme sürecine girebilir”miş!..  “Ayrım yapılmadan tüm siyasi suçları kapsayacak”  mış!..
Üzerinde durulan diğer bir sihirli formül(!) ise Anayasa Mahkemesi yolu. PKK’nın sivil organlarının da uzun süredir çalıştığı/bastırdığı formüle göre; Anayasa Mahkemesi, Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması gerekçesi üzerinden bir başvuru ile hak ihlali kararı verebilir. Bu kararın ardından yola devam edilir. Recep Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’nde yaptığı son operasyonların ardından bu seçenek bana daha yakın geliyor. Böylece sevabı iktidara günahı da Anayasa Mahkemesi’ne kalır!.. Hem, bağımsız yargının aldığı karara da kim ne diyebilir ki!..
Bebek katili Öcalan, Nevruz açıklamasını yazılı mı, sesli mi yoksa görüntülü mü yapacak?..
Son derece komik tartışmalar!..
Terörist başının kirli, cerahatli cisminin aramızda olacağı günler için 10’dan geri saymaya başladık.
Alıştırıla alıştırıla geldik bugünlere!..
Öcalan’ın görüntülü Nevruz açıklaması için Diyarbakır’a kadar gitmelerine, zahmet etmelerine hiç gerek yok.
Eminim; Ankara’da Tandoğan Meydanı’nda yapsınlar bu işi en az 1 milyon kişiyi toplarlar!..
Söz konusu makarna ise gerisi teferruattır!..
Maalesef!..
Biraz da paralel PKK devleti güncelinden devam edelim;
Terörist başı Öcalan’ın Kandil’e ulaşan mektuplarında militan sayısının 100 bine çıkartılması konusunda örgüt yönetimine talimat verdiğini yazmıştım. Son istihbarat raporlarına göre; Kandil’in PKK/KCK güçleri üzerinden örgütün sözde polis gücü YDG-H’ye gönderdiği talimatta bu sayıya ulaşılabilmesi için mahalle temsilcileri harekete geçirildi. Diyarbakır, Şırnak, Yüksekova, Hakkâri, Van, Cizre, Nusaybin, Batman, Mardin, Silopi, Beytüşşebap, Muş, Bingöl, Kızıldere gibi örgütün etkin olduğu bölgelerde, mahalle temsilcilerine ulaşan talimatta her mahallenin nüfus yoğunluğuna göre militan hedefi konulduğu bu konularda başarı kaydeden temsilcilerin ise KCK yönetiminde önemli görevlerle ödüllendirileceği öğrenildi.
Paralel PKK devletinin talepleri doğrultusunda ara verilen iç güvenlik paketinin arka planında yaşanan gelişmelerden de bir parça haberiniz olsun;
Son elde ettiğim bilgilere göre, yakın çevresinden fişek alımını bitiren iktidar, ihtiyaç fazlası 7 milyon gaz fişeğinin alımı için Brezilyalı .... firmasının kapısını çaldı. Hatta, toplumsal olaylardan sorumlu bir emniyetçinin aile efradıyla birlikte fişeklere bakmak üzere Latin Amerika’ya gittiği bile Ankara’da konuşulanlar arasında... Plastik mermi alımlarına devam ediliyor... 3 buçuk milyon plastik mermi alımı için düğmeye basılmış... Bir de şu Gezi olaylarında büyük sükse yapan TOMA’lardan 476 tane sipariş verilmiş.
Uyarmış olayım;
Yolsuzlukları, pislikleri, teröristlere affı, bölünmeyi, başkanlık sistemini demokratik yollardan protesto etmek gibi bir densizliği(!) aklınızın ucundan bile geçirmeyin...
Kuzu kuzu evinizde oturun. Gelecek çeyrekleri bekleyin!..
Not: Arkadaşım gazeteci-yazar Ceyhun Bozkurt’un,
“Öcalan’ın Ağzından Çözüm Süreci. İmralı Tutanakları” adlı kitabı çıktı. Okumanızı tavsiye ederim.