1961 yılında o tarihte bir yabancı için kuş uçmaz kervan geçmez memleketim Kelkit den özel arabasıyla geçen bir turistin benzini bitince komşumuz olan benzinciden o zaman akaryakıt teneke ile satıldığından iki teneke benzin aldı ve karşılığında Amerikan Doları verdi.
Benzincinin çalışanı parayı tanımadığı için ne yapacağını şaşırdı.
Dolar elde ele bütün çarşıyı dolaştı, dil bilen yok, dolardan anlayan yok, doların ne işe yaradığını bilen yok...
Adeta komedi (vizontele) filmlerindeki gibi,
turistler şaşkın, bizim bütün Kelkit halkıyla, tüccarıyla, esnafıyla, yöneticisiyle şaşkın mı şaşkın.
Daha dokuz yaşında idim sonuç nasıl oldu hatırlamıyorum ama,benim GASABALIM merhametlidir, tahmin ediyorum ki;
” Anam babam helali hoş olsun, para mara istemez, Allah yolizi izisi açığ etsin de sizin garniz açmı? yiyeceğiz, içeceğiz varmı?”
diyerek belkide ekmek yemek bile vermiştiler.
Öyle ya o elinizdeki parayla alış veriş edemezsiniz(!)
Evet o zaman gerçekten dolarla işimiz yoktu da sayın bakan ama şimdi dolarla işimiz çok.
Nitekim bakın Prof. Dr. Özgür Demirtaş aşağıda açıklamış, isterseniz kendisinden istifade edebilirsiniz.
///
Prof. Özgür Demirtaş ise,
“Dolarla işimiz var” diyerek 19 madde halinde açıklamış;
1) İhracat yapmak için dışarıdan aldığımız tüm ara mallar dolarla.
2) Elektrik dolarla
3) Doğalgaz dolarla
4) Yediğimiz gıdaların tohumları dolarla
5) Gübre dolarla
6) Bir Gömlek Türkiye’de dikilse bile dışarıdan aldığımız pamuk dolarla, dokuma makinesi dolarla
7) Yeterli et yok. Dışarıdan aldığımız kesimlik hayvan dolarla
Elektronik aletlerin çoğu dolarla
9) Çocuk kıyafetlerinin büyük kısmı
dolarla
10) Telefon dolarla
11) Türkiye’de üretilse bile TV ünitelerindeki LCD ekran dolarla.
12) Bilgisayarlar dolarla.
13) Kimyevi maddelerin bir kısmı dolarla.
14) Kâğıdın hammaddesi bile dolarla.
15) Sağlık ekipmanları dolarla.
16) Yabancı ilaçlar dolarla.
17) Motor dolarla.
18) Türkiye’nin uydusunu fırlatması bile dolarla.
19) Aşı dolarla.