✍️ | Bekir Gül yazdı...
Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, Cumhuriyetimizin 102. kuruluş yıldönümü. Ben bugün Ankara’nın Çankaya ilçesindeki Ayrancı Mahallesi’nden yaya olarak Anıtkabir’e kadar yürüdüm. Zira bütün yollar güvenlik kuvvetleri tarafından kesilmiş, araç trafiğine kısıtlama getirilmişti.
Yaşamımda ilk defa, Cumhuriyetimizin banisi, millî devletimizin kurucusu, büyük önder, Türk’ün ulu başbuğu Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurunda, onun muazzez ruhuna bir Fatiha okumak için içimde buruk bir hüzünle yola koyuldum.
Gördüğüm ve tanık olduğum manzara gerçekten etkileyiciydi. On binlerce kişi Anıtkabir’e sel gibi akıyordu. Çoluk çocuk, genç yaşlı, kadın erkek, kapalı açık; on binlerce insan Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’e duyduğu minneti göstermek, onun manevi huzurunda tazimde bulunmak ve bir Fatiha okumak için adeta birbirleriyle yarışıyordu.
Yola koyulduğumda içimdeki buruk hüzün biraz da olsa hafifledi. Çeyrek yüzyıldan beri, siyasi iktidar sahiplerinin sistematik bir biçimde Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ü Türk milletinin gözünden düşürme gayretlerinin sonuçsuz kaldığını görmekten dolayı mutlu olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim.
Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk sevgisi ve bağlılığı, siyasi iktidar sahiplerinin bütün olumsuz gayret ve çabalarına rağmen Türk milletinin bütün kuşaklarında varlığını güçlenerek sürdürüyor. Türk milletinin ulu başbuğuna olan sevgisinde, saygısında ve bağlılığında bir milim bile gerileme olmadığını görmüş olmaktan dolayı bahtiyarım.
On bir gün sonra, Türk milletinin ulu başbuğu Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıldönümü olan 10 Kasım günü var. Türk milleti o gün Atası’nı anacak. Öyle zannediyorum ki o gün, bugünden çok daha büyük kalabalıklar Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurunda tazimde bulunacaklardır kanaatindeyim.
