MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin'in olağanüstü kongre talebinde bulunan Ülkücülere yönelik tehditvari sözlerine tepki yağıyor. Yazar Cüneyt Öztürk de sosyal medya hesabından Çetin'in sözlerine tepki gösterdi.
İşte o açıklama:
Ha niyetinizi bilmediğimizi de sanmayın. En son Divan toplantısında 13 imza toplanmış dendiğinde bile hiç biriniz huzur bulmadınız. Tam tersine, yan gözle durumun farkında olan bir tek ben miyim diye birbirinizin yüzüne baktınız. Baktınız ki imza işi ordan "tam destek", burdan "bibuçuk acılı", şurdan "abi elde yarım destek var idare etsek olmaz mı" larla atlatılacak boyutu aştı.
Tünelin ucundan görünen ışığın, üstünüze gelen trenin farları olduğunu anladınız. Son çare en iyi bildiğiniz yola saptınız. TEHDİT. Sözde kardeşlerinizi. Sizi oralara getirenleri tehdit. Görevden alırız, kapatırız, yetmezse şok tedavi uygularız. İnsanlar ne diyor biliyor musunuz?
Biz bu teşkilatı sen vekil olasın, cukka cukka maaşlar alasın, ceylan derisi koltuklarda oturasın, sonrada bize tehditler savurasın diye mi açık tutuyoruz. Biz bu teşkilatın kirasını ailemizin kursağından kesip ödüyorsak, geceleri ışıkları yansın diye çocuklarımızın büyüdüğünü göremiyorsak sen bize şok tedavi uygula diye mi yapıyoruz. Biz buraları o üç hilal mahzun dalgalanmasın diye boş bırakmıyoruz. Biz buraları şehitlerimize, gazilerimize and içtiğimiz için terk etmiyoruz.
Biz buraları 46 yıllık maziyi mirasyedilere bırakıp gidemeyeceğimiz için açık tutuyoruz. Diyorlar. Ve nihayetinde sizin ne istediğinizi deşifre ediyorum. Gidelim istiyorsunuz, Çünkü artık ne demokratik yollarla, ne hukuk içinde orada kalamayacağınızı gördünüz.
Bize gidin diyorsunuz. Hiç olmazsa dört sene tadını çıkaralım vekilliğimizin... Hazine yardımlı geçecek genel başkan yardımcılığımızın... Hepiniz gidin diyorsunuz. Dava adamlığınız, çile çekmişliğiniz, mücadele etmişliğiniz, maziniz, okumuş yazmışlığınız, şehit vermişliğiniz, mahpus yatmışlığınız vız gelir, bizim iç iktidarımıza musallat oldunuz gidin diyorsunuz. İnat değil mi kardeşim. Burası bizim. Bir yere de GİTMİYORUZ
İşte o açıklama:
Ha niyetinizi bilmediğimizi de sanmayın. En son Divan toplantısında 13 imza toplanmış dendiğinde bile hiç biriniz huzur bulmadınız. Tam tersine, yan gözle durumun farkında olan bir tek ben miyim diye birbirinizin yüzüne baktınız. Baktınız ki imza işi ordan "tam destek", burdan "bibuçuk acılı", şurdan "abi elde yarım destek var idare etsek olmaz mı" larla atlatılacak boyutu aştı.
Tünelin ucundan görünen ışığın, üstünüze gelen trenin farları olduğunu anladınız. Son çare en iyi bildiğiniz yola saptınız. TEHDİT. Sözde kardeşlerinizi. Sizi oralara getirenleri tehdit. Görevden alırız, kapatırız, yetmezse şok tedavi uygularız. İnsanlar ne diyor biliyor musunuz?
Biz bu teşkilatı sen vekil olasın, cukka cukka maaşlar alasın, ceylan derisi koltuklarda oturasın, sonrada bize tehditler savurasın diye mi açık tutuyoruz. Biz bu teşkilatın kirasını ailemizin kursağından kesip ödüyorsak, geceleri ışıkları yansın diye çocuklarımızın büyüdüğünü göremiyorsak sen bize şok tedavi uygula diye mi yapıyoruz. Biz buraları o üç hilal mahzun dalgalanmasın diye boş bırakmıyoruz. Biz buraları şehitlerimize, gazilerimize and içtiğimiz için terk etmiyoruz.
Biz buraları 46 yıllık maziyi mirasyedilere bırakıp gidemeyeceğimiz için açık tutuyoruz. Diyorlar. Ve nihayetinde sizin ne istediğinizi deşifre ediyorum. Gidelim istiyorsunuz, Çünkü artık ne demokratik yollarla, ne hukuk içinde orada kalamayacağınızı gördünüz.
Bize gidin diyorsunuz. Hiç olmazsa dört sene tadını çıkaralım vekilliğimizin... Hazine yardımlı geçecek genel başkan yardımcılığımızın... Hepiniz gidin diyorsunuz. Dava adamlığınız, çile çekmişliğiniz, mücadele etmişliğiniz, maziniz, okumuş yazmışlığınız, şehit vermişliğiniz, mahpus yatmışlığınız vız gelir, bizim iç iktidarımıza musallat oldunuz gidin diyorsunuz. İnat değil mi kardeşim. Burası bizim. Bir yere de GİTMİYORUZ
Editör: TE Bilisim
